Esed ordusu ve İran destekli yabancı terörist gruplardan oluşan rejim güçleri, İdlib’in güney kırsalındaki Maarratünnuman ilçe merkezi ile Marşimşe, Tel Mennis, Şeyh İdris, Marşimarin, Deyr Şarki, Babulin ve Hamdiyye köylerine sabah saatlerinden itibaren yoğun hava ve kara saldırıları gerçekleştirdi.
Sivil Savunma (Beyaz Baretliler) ekipleri, sivil kayıpların olup olmadığını kontrol etmek için saldırıların yaşandığı noktalara intikal etti.
Bugünkü bombardımanlarda henüz ölen veya yaralanan olmadığı öğrenildi.
Saldırılar sürerken, sivillerin ise Türkiye sınır hattına yakın bölgelere kaçışları devam ediyor.
Astana anlaşmaları ve Soçi mutabakatına uymadılar
Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib ili neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin ve rejim karşıtı silahlı grupların kontrolünde bulunuyor. İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib’in merkezi, 2015’te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.
Türkiye, Rusya ve İran’ın gerçekleştirdiği 4-5 Mayıs 2017’deki Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam’daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 gerginliği azaltma bölgesi oluşturuldu.
Ancak rejim ve İran destekli teröristler, ateşkes ilan edilerek durumun muhafaza edilmesi kararlaştırılan 4 bölgeden İdlib hariç kalanları Rusya’nın hava desteği sayesinde ele geçirdi. Saldırılardan kaçan yüz binlerce sivil, kuzeyde Türkiye sınırına yakın kesimlere göç etti.
Rusya’nın Türkiye’yle 17 Eylül 2018’de vardığı Soçi mutabakatından bir süre sonra da saldırılar devam etti. Bombardımanlarda bin 600’den fazla sivil can verdi.
İdlib gerginliği azaltma bölgesini hedef alan Rusya, rejim ve İran destekli teröristler, yalnızca 2019 başından bu yana Türkiye sınırı yakınlarına yaklaşık bir milyon 300 bin sivilin göç etmesine sebep oldu.
Kaynak: AA