Analistler, virüsün maliyetini hesaplamanın zor olduğunu ama bazı ipuçlarının olduğunu belirterek, küresel bir salgın halini almazsa Çin ekonomisi ve küresel ekonomi üzerinde çok az etkisi olacağını öngörüyor.
Dünyanın en büyük bankaları arasında yer alan Citigroup, Çin’deki salgında “Joker karakter ölüm oranı değil fakat virüsün ne kadar bulaşıcı olduğudur. Ekonomik etki, bu salgının ne kadar başarılı bir şekilde kontrol altına alındığına bağlı olacaktır.” değerlendirmesinde bulunuyor.
Capital Economics de salgının etkisinin Çin’in gayrisafi yurt içi hasılasını (GSYH) yüzde 3 düşürdüğü hesaplanan 2002’teki SARS salgını ile benzer olabileceğini tahmininde bulunuyor.
Dünyanın ikinci büyük ekonomisi olan Çin ekonomisinin salgından bu yılın ilk çeyreğinde olumsuz etkilenmesini beklerken, bunun gelişmekte olan piyasalarda büyümeyi yavaşlatacağını hesaplıyor.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, ölümcül koronavirüsün yayılmasının ekonomik sonuçları olabileceği uyarısı yapıyor.
Moody’s “Koronavirüse ilişkin en büyük risk, Çin’de ve dışında insan sağlığına ve bu virüsü taşıyanlara yönelik. Virüsün yayılmasının, 2003 yılındaki SARS epidemisinde yaşandığı gibi ekonomik sonuçları olabilir.” değerlendirmesini yapıyor.
Virüsün bulaşma riskinin görüldüğü ülkelerde tüketici talebini azaltabileceğine işaret eden Moody’s, turizmin, ulaşımın, ticaretin ve hizmetlerin olumsuz yönde etkilenebileceğine vurgu yapıyor.
Diğer uluslararası derecelendirme kuruluşu Standart and Poors’a göre, virüsün yayılma hızı sürdüğü sürece Çin’in bu yıl büyümesi beklenenden 1,2 puan daha az olabilecek.
Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) konuya ilişkin son raporunda, tehdit seviyesi Çin için ‘çok yüksek’, küresel olarak da ‘yüksek’ olarak tanımlandı.
Bu arada, Çin’in petrol talebinin günlük olarak 250 binden fazla azalmasından dolayı petrol fiyatları düşüş göstererek varil başına 60 doların altına geriledi.
Ucuz işçilik nedeniyle dünyanın üretim üstüne dönüşen Çin’de salgın nedeniyle üretimlerin durması halinde birçok ürünün ucuz ve ulaşılabilir olmasını zorlayacağını hesaplayan ekonomistler de bulunuyor.
Vuhan’da ekonomiyi de derinden etkiliyor
Toplam nüfusu 40 milyon olan 8 kentin kapalı olması, hava yolculuklarınd a kısıtlama ve bazı turistlik yerlerin kapanması salgının Çin ekonomisi üzerindeki etkisinin başladığını açıkça gösteriyor.
Diğer yandan, Shenzhen ve Şanghay bileşik endeksleri, Çin Yeni Yılı tatilinin uzatılmasından dolayı kapanmasından önce, sırasıyla yüzde 3,52 ve yüzde 2,75 değer kaybetti.
Uzmanlar, Çin’in koronavirüsün yayılmasını önlemeye yönelik hızlı ve agresif adımlarının kısa vadede ekonomisine zarar verebileceğini hesaplarken, daha uzun vadede zararı azaltabileceğine işaret ediyor.
Daha önce virüs salgınlarında ne oldu
Dünya, 1918’deki İspanyol gribi salgını, 1957-1958 Asya Grip salgını ve hatta 2001-2002 SARS salgını sonrasında önemli ölçüde değişirken, salgınları önlemek ve tedavi etme konusunda daha iyi hale geldi.
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine (CDC) göre, 1918 İspanyol Gribi dünya çapında 500 milyon insanı etkiledi ve 675 bini ABD’de olmak üzere dünya çapında en az 50 milyon insanı öldürdü. Bilim insanları bugün hala 1918 yılında dünya nüfusunun yüzde 2’sini ortadan kaldıran hastalığın nedenlerini araştırıyor. Dünya Bankası’nın hesaplamasına göre 71 milyon insanın öldüren şiddetli bir salgın dünya GSYH’sinin yaklaşık yüzde 5’ini yok edebilir.
1957-1958 Asya gribi salgınında da dünya çapında yaklaşık 1,1 milyon insan öldü. Dünya Bankası böyle bir senaryonun tekrarlanması halinde küresel GSYH’nin yüzde 1 ile yüzde 2 arasında azalabileceğini hesaplıyor.
2001-2002 SARS salgını ise 8 bin 100 kişiye bulaştı ve toplamda 774 kişi öldü. SARS, en çok Çin ve Hong Kong ekonomisini etkiledi. SARS’ın küresel ekonomideki resesyondan çıkış dönemine rast gelmesi maliyetini ve etkisini hesaplamayı zorlaştırırken, bir araştırmaya göre Çin’in GSYH’sinin yüzde 1,1 ve Hong Kong GSYH’sinin da yüzde 2,6’sini yok etti.
SARS salgınının küresel ekonomiye de 40 milyar dolarlık bir zarar verdiği tahmin edildi.
Çin salgını önlemek için agresif hareket ediyor
Uzmanlar, Çin’in söz konusu virüsün yayılmasını önlemek için “agresif” bir şekilde hareket ettiğine vurgu yaparak, salgının ülkenin GSYH’si üzerinde önceki salgınlara göre daha az etkiye sahip olabileceğine işaret ediyor.
Uzmanlar, virüsün küresel düzeyde etkisinin çok az gözükmesi ve Çin dışında çok az vaka yaşanması nedeniyle salgının dünya ekonomisi üzerinde şimdilik herhangi bir maliyete işaret etmenin zor olduğunu belirtiyorlar.
Koronavirüs salgınında ekonomik olarak en kötü darbeyi Çin ve Hong Kong alırken, bazı uzmanlar salgının şiddetinin SARS’tan daha az olması ve Çin’in yeni yıl tatiline denk gelmesi nedeniyle, ekonomik maliyetin SARS’tan daha az olabileceğini ileri sürüyor.
SARS salgını sonrasında hem Çin ekonomisinin ve hem de küresel ekonominin kısa bir sürede toparlandığını anımsatan analistler, “Bununla birlikte, virüsün yayılmasını önlemek için Çinli yetkililer tarafından atılan agresif adımların ekonomi üzerinde kısa süreli önemli bir etkisi olabilir.
Ülkede seyahat önemli ölçüde azaldı ve Disneyland gibi turistik yerler kapandı. Öte yandan virüsün başlangıç yeri olan Wuhan’ın büyük bir ekonomik düşüş göstermesi beklenebilir.” değerlendirmesinde bulunuyor.
Analistlere göre, Çin’de ortaya çıkan söz konusu virüsten farklı sektörler farklı şekilde etkilenecek. Virüsün etkilediği bölgelerde, 1918 salgınında olduğu gibi turizm ve tüketici harcamaları en fazla darbeyi alması beklenirken, tıp sektörü dâhil olmak üzere diğer endüstriler olumlu etkilenmesi tahmini yapılıyor.
Analistler, şimdiye kadar gelen bilgilere göre, virüsün Çin ekonomisi üzerindeki etkisinin kısa ömürlü olmasını hesaplarken, bulaşan kişi sayısı veya ölüm oranlarının yükselmesi halinde etkinin daha da kötüleşebileceği uyarısını yapıyor.
Salgının ekonomik maliyetinin Çin’in salgını ne kadar iyi yöneteceğine ve ne kadar zamanda kontrol altına bağlı olduğunu belirten uzmanlar, salgının ülkenin Güneydoğu kıyısındaki üretim merkezlerine yayılması halinde ülke ekonomisi ve küresel ekonomi için daha fazla sorun olabileceğine işaret ediyorlar.
Ölüm oranı şimdiye kadar yaklaşık yüzde 2,4
Yeni tip koronavirüs (2019-nCoV) ilk olarak Hubey eyaletine bağlı Vuhan kentinde 12 Aralık’ta tespit edilmişti.
Çin Ulusal Sağlık Komisyonu’ndan yapılan açıklamada, bugün itibarıyla koranavirüs nedeniyle ülkede hayatını kaybedenlerin sayısının 132’ye, virüs bulaştığı kesinleşen kişi sayısının da 5 bin 974’e çıktığı belirtildi. Bu rakam hastalık bulaşan insanlardan yaklaşık yüzde 2,20’sinin hayatını kaybettiğini gösteriyor.
Virüs, Çin ana karası dışında Hong Kong ve Makao özel idari bölgeleriyle Tayvan’da görülürken, bölge ülkeleri Tayland, Güney Kore, Japonya, Singapur, Vietnam, Malezya , Kamboçya, Sri Lanka ve Nepal’de de vakalar doğrulanmıştı.
Yeni tip koronavirüs, çoğunlukla Çin’den bu ülkelere giden kişiler yoluyla Fransa, Kanada, ABD, Avustralya ve Almanya’ya da sıçramıştı.