Maraş’ı seçime yem ettiler

Maraş’ı seçime yem ettiler

Cumhurbaşkanı Akıncı, Kapalı Maraş’taki toplantıya ilişkin görüş ve düşüncelerini sosyal medya hesabından paylaştı

ÇOK HATALI: Akıncı: Seçim öncesinde yapılan bu girişim, gerek herkesin rahatlıkla anlayabileceği hedefleri, gerekse katılım kapsamı ve zamanlama açısından çok hatalı olmuştur

 

BM İLE ÇATIŞMADAN: Akıncı: Kapalı Maraş böyle atıl kalmamalı elbette; ancak uluslararası hukuk içinde, BM ile çatışmadan; çözüme katkı sağlayacak biçimde ele alınırsa anlamı olur

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kapalı Maraş konusunda dün yapılan toplantıyla ilgili bir görüş ve düşüncelerini sosyal medya hesabından paylaştı.

Cumhurbaşkanı’nın sosyal medya hesabından yaptığı değerlendirme şöyle:

“18 Temmuz 2017 tarihinde Cumhurbaşkanlığı’nda Meclis’teki tüm parti liderleri ve Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı’nın katılımı ile  bir toplantı yapıldı. Bu toplantıda ortaya konan öneriler arasında bulunan Maronit açılımına öncelik verilmesi kararlaştırıldı.

 

Çetrefilli bir konu

Kapalı Maraş’ın BM boyutu olan çetrefilli bir konu olduğu ve ciddi değerlendirmeler sonrası Cumhurbaşkanlığı’nda yine tüm tarafların bir araya gelmesiyle ele alınması üzerinde uzlaşıldı; Maronit konusu Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı’nın başkanlığında ileri bir aşamaya taşındı; sonra 4’lü koalisyon döneminde bir gün Başbakan ve Yardımcısı konunun artık yürütme konusu olduğuna ve Cumhurbaşkanlığı’nın devrede olmasına gerek olmadığına karar verdiler. O günden sonra Maronit açılımı denen olayda herhangi elle tutulur bir gelişme gözlemlenmedi.

 

Maraş konusunda ise bir sonraki hükümet Cumhurbaşkanlığı’ndan habersiz açılım yapmaya karar verdi. Önceleri “yalnız envanter çalışması yapacağız” dediler, daha sonra yerleşime açacaklarını da belirttiler; bazen “burası tamamen Evkaf’a aittir” derken, bazen de Rumları kastederek “eski sahiplerine vereceğiz” dediler. Bugün ne dediklerini de göreceğiz. Yorumlardan anlaşılan bütünlüklü ve tutarlı bir tablonun ortada olmadığıdır.

Atıl kalmamalı ama…

 

Kapalı Maraş böyle atıl kalmamalı elbette; ancak uluslararası hukuk içinde, BM ile çatışmadan; çözüme katkı sağlayacak biçimde ele alınırsa anlamı olur. Yoksa yakın tarihteki bir seçim öncesinde yapılan bu girişim, gerek herkesin rahatlıkla anlayabileceği hedefleri, gerekse katılım kapsamı ve zamanlama açısından çok hatalı olmuştur. Arzulanan hedefe hizmet etmeyeceği de çok açıktır.”

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir