Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde geçtiğimiz Cuma sabahı çıkan yangının nedenlerinin ve varsa ihmallerin mutlaka araştırılması ve kamuoyuyla şeffaf şekilde paylaşılması gerektiğini kaydetti.
Partiden yapılan yazılı açıklamada, “Hâlâ meçhul olan ve soruşturması bir türlü tamamlanmayan Devlet Laboratuvarı yangını tüm toplumun vicdanında büyük bir yaradır” denildi.
Bakanlar Kurulu’nun sağlıkta olağanüstü hal ilan edip özel hastanelerden bir veya iki tanesini bir süreliğine kullanımına alabileceğinin kaydedildiği açıklamada, yeni bir 3. basamak devlet hastanesi yapması gerekliliğine de işaret edildi, toplumsal seferberlik çağrısı yapıldı.
CTP açıklamasında, Cuma günkü yangının ilk saatlerinden itibaren büyük bir koordinasyonsuzluk yaşandığının gözlemlendiği kaydedilerek, “Kriz masasının kurulamaması, hasta sevklerinde yaşanan aksaklıklar maalesef yaşadığımız bu felakette hepimizi çok üzen manzaralar vardı” denildi
Açıklamada, “Aslında gerçek şu ki; yaşanan yangın felaketinde Sağlık Bakanlığı ve Hükümet yetkilileri krizi yönetmede sınıfta kaldı. İyi ki sağlık çalışanları ve toplumun diğer kurumları konuya sahip çıktı ve büyük bir dayanışma göstererek daha büyük kayıpların önüne geçildi” değerlendirilmesi yapıldı.
CTP, bu felaketi yaşayan hastalara, sağlık çalışanlarına ve Kıbrıslı Türklere geçmiş olsun dileğinde bulundu, hastane personeline, itfaiyecilere, Sivil Savunma ekiplerine, Güvenlik Kuvvetleri mensuplarına, diğer kurumlara ve yurttaşlara, yangın sırasında ve sonrasında hastalara kapısını açan özel hastanelere ve sağlık personeline teşekkür etti, hayatını kaybeden hastalara rahmet, ailelerine başsağlığı diledi.
Açıklamada, 2018 yılında Sağlık Bakanlığı bünyesinde kurulan, Türkiye’de eğitim de alan personelden oluşan Hastane Kriz ve Afet Merkezi ile yine 2018 yılında Sağlık Bakanlığı bünyesinde kurulan Radyasyon Sağlığı ve Güvenliği Birimi’nin yeni hükümet gelir gelmez dağıtıldığı da savunuldu.
“Geçtiğimiz gün yaşadığımız yangında hiçbir radyasyon ölçümü yapılamadı ve gerek hastalar ve hastane personeli, gerekse hastane çevresi tehdit olabilecek unsurlardan korunamadı” görüşünün savunulduğu açıklamada, bu birimlerin yeniden organize edilmesi gerektiği vurgulandı.
Bundan sonra kısa, orta ve uzun vadeli önlemlerin acilen ve profesyonelce planlanmasının gerektiğinin ifade edildiği açıklamada, şunlar da kaydedildi:
“Sigorta şirketiyle hemen masaya oturulmalı ve kayıpların maksimum oranda karşılanması sağlanmalıdır. Devletin görev vereceği uzman kişilerden oluşan bağımsız bir ekip, zararın tespitinde görev almalıdır. Yangın yaşanan bölümlerin güvenliği sağlanarak herhangi bir talana izin verilmemelidir.
Bakanlar Kurulu yasaya uygun olarak sağlıkta olağanüstü durum ilan edip özel hastanelerden bir veya iki tanesini bir süreliğine kullanımına alabilir. Elbette devletin hastalarına hemen kucak açan bu özel kurumlar ile istişare içinde planlamalıdır.
Mağusa, Girne ve Cengiz Topel Hastanelerinin yatak ve personel kapasiteleri çok hızlı bir şekilde artırılarak maksimum kapasiteyle çalışır hale getirilmelidir. Mağusa Hastanesi ameliyathanesi tam kapasiteyle çalıştırılmalı ve yoğun bakımı hızla devreye alınmalıdır.
18 adet sağlık merkezi hekim, personel ve laboratuvar yönünden güçlendirilerek ayaktan tedavi gören hastaların hastaneye gelme gereksinimi en aza indirilmelidir. Tren Yolu Polikliniği 24 saat hizmete alınmalıdır. Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi ivedilikle tadil edilmelidir. Güzelyurt Hastanesi hızla bitirilmeli ve sağlık sisteminin hizmetine sunulmalıdır.
Girne’de özel bir kurumdan davranılan ve 1/3’ü bitmiş hastane işlemlerin tamamlanarak bir an önce inşaatın bitirilmesi gerekmektedir.
Projesi hazır olan zemin etütleri dahi yapılan Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi kampüsü içinde yer alan Kardiyoloji hastanesi ivedilikle gündeme alınmalı ve bitirilmelidir.
İtfaiye ekiplerinin ekipman ve donanım konusunda geliştirilmesi ve böyle durumlarda yangın bölgesinde bulunan ekipmanın da olabilecek maksimum düzeyde korunması için uygun söndürme işlemleri uygulanmalıdır.
Elimizi taşın altına koymalı, bütçede bu konuya para ayırmalı, kendi kaynaklarımız ve alacağımız yardımlarla yeni 3. basamak devlet hastanemizi kendimiz bir an önce yapmalıyız. Bu konuda ciddi bir seferberlik başlatılmalı ve toplumsal dayanışma ruhu ayağa kaldırılmalıdır.”