Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, Yerel İşgücü İstihdamının Desteklenmesi (Değişiklik) Tüzüğü ile koşula bağlanan veya kapsama alınmayan bireyler için bir an önce farklı destek paketleri ile acil ve temel ihtiyaçlarının karşılamaları için çalışma yapılıp kaynak yaratılması gerektiğini belirtti.
Birlik Genel Başkanı Seran Aysal yaptığı yazılı açıklamada, devlet kaynaklarının ihtiyaç sahibi haneleri ve bireyleri daha uzun süre desteklemekte kullanılabilmesi için açıklanan kapsamda olup da, maddi olarak desteğe ihtiyacı olmayan birlik üyelerinin oluşturulan kaynağa müracaat etmemesini istedi.
Aysal, 12 Nisan tarihinde yayımlanan “Yerel İş gücü İstihdamının Desteklenmesi (Değişiklik) Tüzüğü”nün, 15 Nisan tarihli Bakanlar Kurulu sonrasında destek kapsamının genişletileceğinin anlaşıldığını belirterek, “Genişletilen kapsamda, tüzükte belirlenen koşullar ve sektörlerdeki çalışan statüsündeki tüm üyelerimiz, işveren statüsünde olan üyelerimizin kadrosundaki tüm sigortalı çalışanları ve özellikle kendi namına çalışan (serbest mimar / mühendis) ve serbest meslek icra ederken kadrosunda sadece bir sigortalı çalışanı (mimar/mühendis/diğer) olan üyelerimizin de destekleneceği bilgisi paylaşılmıştır” dedi.
Aysal, KTMMOB’nin, “Acil hizmetler kapsamında görev alan kamu personeli ve özel sektör çalışanlarının hizmet karşılıklarının tam olarak karşılanması, faaliyetleri durdurulan kamu, serbest, özel sektörde işveren, işvereni tarafından devlete karşı yükümlülükleri yerine getirilsin veya getirilmesin tüm çalışanların, işsiz ve öğrenciler dahil ülkede bulunan bireylerin tümünün ötekileştirilmeden acil ve temel ihtiyaçlarını karşılayacak, sağlık hizmetinden yararlanacak şekilde, adalet ve eşitlik prensibi ile hane halkı dikkate alınarak desteklenmesi gerektiği” görüşünü ifade ettiğini ve etmeye devam edeceğini kaydetti.
“İçinde bulunduğumuz bu zorlu süreçte statülere, bireylerin nerede çalıştığına, mesleki ehliyetine bakılmaksızın, herhangi bir koşula bağlı toplumsal kutuplaşmaya yol açacak kararlar alınmamasının önemini hatırlattık, sosyal ve psikolojik boyutu ile de krizin yönetilmesi gerektiğini ifade ettik” diyen Aysal, o nedenle belirlenen miktarın gerçek anlamıyla bir destekten uzak bir rakam olmasına rağmen, alınan kararlar ve uygulamalarla yaratılan kutuplaşma ve ötekileştirme hissini bir nebze olsun gidermiş olmasını ümit ettiğini söyledi.
Yeterli kaynak yaratılamamasının veya çalışanın koşula bağlı desteklenmesinin sebebinin kıt kaynaklar olduğunun ortada olduğuna dikkat çeken Aysal, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Kıt kaynaklara sahip olmamızın sebeplerine baktığımızda kaynakları heba eden yönetim zaafiyetleri, yetersiz denetim ve göz yummalar yanında krizi bahane ederek kriz öncesi mükellefiyetlerini yerine getirmekten imtina edenlerle, görevini yerine getirmeyenlere ilgili mevzuatta yer alan yaptırımların gerekli kararlılıkla uygulanmadığını da görmekteyiz. Bunların giderilmesi ile kaynak yaratımında daha başarılı olunması sağlanabilir.”