Başbakan Ersin Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ekonomik anlamda güçlendirmek için çalıştıklarını belirterek, hedeflerinin ülkeyi bir cazibe merkezi haline getirmek olduğunu söyledi.
Deniz altından borularla Türkiye’den gelen suyun tarım amaçlı da kullanılacağını ifade eden Başbakan Tatar, elektrikte de enterkonnekte sistemin kurulacağını kaydetti.
Başbakan Tatar, Kapalı Maraş’ın açılarak ülke turizmine kazandırılmasını planladıklarını da vurguladı.
Başbakan Ersin Tatar, TRT Haber’in canlı yayına katılarak gündeme ilişkin soruları yanıtladı…
Başbakan Tatar, Avrupa Birliği Yüksek Temsilcisi Joseph Borell’in Doğu Akdeniz ile ilgili açıklamasına yönelik bir soruya karşılık, bunun beklenen bir açıklama olduğunu belirterek, konuyu çözmenin doğru yolunun Kıbrıslı Türkler ve KKTC hükümeti ile görüşmek olduğunu vurguladı.
Tatar “Kıbrıs’ın gerçeklerine bakıldığında Kıbrıs’ta iki devlet var. Güney’de Rumlar, Kuzey’de KKTC Devleti. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti Güney Kıbrıs’ı tanımıyor, muhatap da kabul etmiyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin en yetkili ağızlarından Kıbrıs’ın muhatabının Kıbrıslı Türkler olduğu ifade ediliyor. Dolayısıyla ancak bizimle konuşarak meseleyi çözebilirler” diye konuştu.
Türkiye Cumhuriyeti’nin konuya ilişkin açıklamasını doğru bulduğunu da ifade eden Tatar, “Bir oyun içerisindeler. Gerçekleri göz ardı ediyorlar halbuki gerçekler Kıbrıs’ta iki ayrı idarenin olduğu ve Kuzey’de KKTC devleti olduğu gerçeğinin dikkate alınması gerektiğini göstermektedir’ değerlendirmesinde bulundu.
Hükümetin aldığı kararlar, yaptığı düzenlemeler ve kurum-kuruluşların bu düzenlemeleri yapabilmeleri ve halkın uyumu ile son derece başarılı bir pandemi süreci geçirildiğini ifade eden Başbakan Tatar, bütün bunların KKTC devletinin kurum ve kuruluşları ile güçlenmekte olduğunu gösterdiğini söyledi.
Tatar, Güney Kıbrıs’ta yaşayan Rum halkının ve Avrupa Birliği’nin de bunu kabul etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Tatar “Bizim ayrı devletimiz vardır dolayısıyla Kıbrıs’ta olanı biteni bizimle de istişare içerisinde ancak uygulayabilirler. Bizi göz ardı ederek onların aldıkları kararlar her ne kadar da kendilerine göre doğru olsa da biz kabul edemeyiz. Türkiye Cumhuriyeti’yle de beraber hareket etmekteyiz. Dolaysıyla buranın bir garantör ülkesi olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin da söyleyecekleri önemlidir. O bakımdan bizim ulusal çıkarlarımızı koruyabilmek, milli davayı sürdürebilmek çocuk çoluğumuzun, insanlarımızın gençlerimizin geleceğinin teminatını verebilmek için istikrarlı bir şekilde Türkiye Cumhuriyeti ile bizlerin bu bölgede uyum içerisinde çalışması gerekmektedir ve biz buna yürekten inanıyoruz. O şekilde bir çalışma içerisindeyiz. Sürekli olarak bu konuları Türkiye ile konuştuktan sonra gerekli adımları atmak durumundayız” diye konuştu.
“Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı bizim için vazgeçilmezdir” diyen Başbakan Tatar, Türkiye’nin garantörlüğünün de kırmızı çizgileri olduğunu vurguladı.
Başbakan Tatar, “Pandemi döneminden sonra yaşanan bir takım ekonomik sıkıntılardan dolayı Türk hükümetinin bizlere her boyutuyla destek olması, bizlere güç vermiştir ve inşallah bütün bu uğraşlardan güçlenerek çıkacağız” diye konuştu.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesine ilişkin bir soru üzerine ise Başbakan Tatar, Doğu Akdeniz’deki gelişmelerin de görüşmede gündeme geldiğini söyledi.
‘Sayın Erdoğan da söylediğim çerçevede aynı parametreleri o da teyit etmiştir. Türkiye bu bölgedeki kararlılığın devam ettirmektedir. Haklarımızı koruma adına siyasetimizin ileriye taşınabilmesi için Türkiye Cumhuriyeti yüzde yüz verdiği kararların arkasındadır. Başarılı olunduğunu da görüyoruz. KKTC’de de bizlerle birlikte bu politikaların ve anlaşmaların uygulanmasındaki uyum içerisinde çalışmamızın ne kadar önemli olduğu konusu da konuşmada geçti.
Aynı zamanda Kovid-19 dolayısıyla yaptığımız çalışmalar ve aldığımız tedbirler ve Türkiye’nin gösterdiği ilgi ve desteği için kendisine teşekkür ettim. 1 Temmuz itibariyle karşılıklı seferlere başlama aşamasına geldiğimiz bilgisini kendisine verdim’ dedi.
Bir başka soruya karşılık ise Tatar, Rumların hala kendilerini Kıbrıs’ın sahibi olarak düşünmeye devam ettiğini söyledi.
Rum tarafının Yunanistan ile birlikte Kıbrıslı Türkleri tam olarak dışlayarak bazı ülkelerle tek taraflı anlaşmalar yaptığına dikkati çeken Tatar ‘Bu bizim kabul edeceğimiz bir şey değildir’ dedi.
Başbakan Tatar, Kıbrıs’ta bir anlaşma olacaksa mutlaka Kıbrıs Türk Halkı’nın onayının da gerektiğine vurgu yaptı.
Tatar ‘Tek başlarına Kıbrıs’ta yeni bir adımın atılması mümkün değildir.Dolayısıyla şu ana kadar uluslararası görüşmelerde federal temele dayalı bir anlaşmanın pek de gerçekçi olmadığı yavaş yavaş ortaya çıkmaktadır. Bundan iki buçuk yıl önce CransMontana’daki görüşmelerden herhangi bir netice alınamamıştı ve o günden bugüne ciddi anlamda bir gelişme olamıyor. Bütün dünya da bunu biliyor. Şimdi Kovid ile uğraşıyor. Kovid ile uğraşırken herhangi bir görüşme süreci de başlayamıyor. Dolayısıyla biz de KKTC’ye ne kadar sahip çıkarsak kurum ve kuruluşlarımızı ne kadar daha iyi noktaya taşıyabilirsek güçlendirebilirsek o kadar daha halkımızın bu devlete güveni artar güven arttıksonra da artık bu yolu KKTC ile yürümek durumunda olduğumuzu bir kez daha bu algıyı güçlendirmek ve ona göre siyasetimizi ve pozisyonumuzu geliştirmek durumundayız’ değerlendirmesinde bulundu.
Ülke ekonomisinde Kovid-19 dolayısıyla bir takım tahribatlar yaşandığını ancak bunun uzun vadeli bir süreç olduğunu belirten Tatar, bu süreçte turizm, yükseköğretim, inşaat sektörünü geliştirebilmek ve Türkiye ile ticaret anlamında her türlü temasın kurularak dünyanın en güzel yerlerinden bir tanesi olan KKTC’yi bir cazibe merkezi olarak geliştirebilmeyi hedeflediklerini söyledi.
Maraş açılımıyla ilgili olarak ise Başbakan Ersin Tatar, Türkiye ile istişare içerisinde Maraş’ın açılması yönünde çalışmaların sürdüğünü kaydetti.
Tatar ‘Çünkü 45 yıldır Maraş’ın kapalı bir yer hayalet şehir olarak Gazimağusa’mızın içinde bir yer. Şimdi buranın açılması gündemdedir. Bunun için bir takım çalışmalar devam etmektedir. Burasının da açılmasıyla KKTC ekonomisinin daha da gelişeceği turizmin daha da ileriye taşınabileceği gibi bir takım büyük projelerle KKTC’yi güçlendirmeye çalışıyoruz’ dedi.
Türkiye’den gelen suyun kurak bir iklime sahip olan KKTC’ye çok şeyler kazandırdığına da dikkati çeken Tatar şu an yaşanan bir arıza olduğunu ve arızanın giderilmesi için çalışmaların sürdüğünü ve en geç Ağustos ayı itibarıyla suyun tekrar KKTC’ye akmaya başlayacağını söyledi.
Tatar, elektrik maliyetlerinin aşağıya çekilebilmesi için Türkiye’den kabloyla elektriğin getirilmesi ve enterkonnekte de gündemde olduğunu ve bu yöndeki çalışmaların sürdüğünü belirtti.
(BRT)