Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı, Başbakan Ersin Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı ile ilgili açıklamalarının tarihi gerçeklere bağdaşmadığını ve Rum tarafının hala, adil, kalıcı, yaşayabilir bir anlaşmaya ne kadar uzak olduğunu gösterdiğini” belirtti.
Başbakan Ersin Tatar, “ Kıbrıs Rumları ile 21 Aralık 1963’te Kıbrıs Türkü’ne silahlı saldırı sonucu Rum Devletine dönüşen sözde Kıbrıs Cumhuriyeti’nin asla tüm adanın egemeni olmadığını ve olamayacağını” vurguladı.
Başbakan Tatar, “ Kıbrıs’ta barışın Türk askerinin adadaki fiili varlığı, Türkiye’nin garantörlüğü sayesinde devam ettiğini, Kıbrıs Türkü’nün Türkiye’nin garantörlüğü ile egemenliğinden, Devleti’nden, güvenliğinden kesinlikle vazgeçmeyeceğini” ifade etti.
Tatar, açıklamasında şunları kaydetti:
“ Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nın 46’ncı yıldönümü dolayısı ile yayınladığı mesajında gerçekçi bir yaklaşım sergilemek yerine Türkiye’ye yanlış, çirkin ifadelerle saldırmış, akıl, mantık dışı bir yaklaşımla Kıbrıs Türkü’nü kendi egemenlikleri altına girmek zorunda bir topluluk olarak gördüklerini bir kez daha ortaya koymuştur.
Anastasiadis’in Türkiye’yi Nazi Almanyası’na benzetmesi en hafif tabiri ile tarihi bilmemektir.
Rum liderin iddiasının tam tersine Türkiye, 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı’nı gerçekleştirerek faşist Yunan Cuntası ile Kıbrıs Rum kesimindeki uzantılarının 15 Temmuz 1974’te Kıbrıs Rumları’na yönelik olarak başlattıkları, daha sonra Kıbrıs Türklerine yöneltecekleri kesin olan katliamların durmasını sağlamıştır.
Türkiye olmasaydı, Kıbrıs Türkü’nün genelinin Sandallar, Muratağa, Atlılar köylerinde katledilen masum kardeşlerimiz gibi katledileceklerini Anastasiadis gizlemeye çalışsa da Kıbrıs Türkü çok iyi biliyor.
Bazı bedbahtlar hariç Kıbrıs Türkü, Rum lider Anastasiadis hala Türkiye’nin garantörlük hakkına saldırmasının , bunu sıfırlamaya çalışmasının ardında Kıbrıs’ı 1974 öncesine götürme, Kıbrıs Türkü’nü hegemonyaları altına alma, adayı Yunan yapma hayallerinin yattığının farkındadır.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Meclisi’nin oy birliği ile aldığı karar nettir: Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğünün devam etmeyeceği her hangi bir anlaşmaya Kıbrıs Türk tarafının onay vermesi mümkün değildir. Kıbrıs’ta barış, Türk askerinin adadaki fiili varlığı, Türkiye’nin garantörlüğü sayesinde devam etmektedir. Kıbrıs Türkü, ne Türkiye’nin garantörlüğünden ne de kendi egemenliğinden, Devleti’nden, güvenliğinden geri adım atmayacaktır.
Anastasiadis’in 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı ile ilgili açıklamaları tarihi gerçeklere bağdaşmadığı gibi Rum tarafının hala, adil, kalıcı, yaşayabilir bir anlaşmaya ne kadar uzak olduğunu göstermektedir.
Rum liderliği ve halkı artık kabullenmelidir ki, 21 Aralık 1963’te Kıbrıs Türkü’ne silahlı saldırı sonucu Rum Devletine dönüşen sözde Kıbrıs Cumhuriyeti asla tüm adanın egemeni olmamıştır ve olamayacaktır.”