Genç bir gebeyi COVID-19’dan kaybettiler: Bu kadar çok ölümle karşılaşmamıştık”

Genç bir gebeyi COVID-19’dan kaybettiler: Bu kadar çok ölümle karşılaşmamıştık”

Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Kliniği İdari Sorumlusu Uzm. Dr. Ayşe Duygu Kavas, COVID-19 ile mücadelenin bir savaş olduğunu ve bu savaşın sadece sağlıkçılar arasında değil bütün toplum tarafından verilmesi gerektiğini belirtti. Kovid-19 ile mücadelenin başladığı ilk günden itibaren fedakarca mücadelesini sürdüren sağlık personelinden biri olan Kavas, yoğun bakım ünitesinde yaşadıklarını anlattı. Sürecin başında birçok endişeleri olduğunu bir yandan yeni servisler yoğun bakımlar açarak, bir yandan da hasta kabulüne başladıklarını kaydeden Kavas, hamile bir hastasını unutamadığını dile getirdi: “O ilk günlerde benim aklımda kalan bir genç gebeydi. Bu genç gebe kalp hastasıydı ve buna rağmen bir gebelik gerçekleşmiş, sonrasında da maalesef COVID-19 ile enfekte olmuş. Hepimiz çok üzüldük. Enfeksiyon nedeniyle destek tedavilerle gebeliğini tamamlayıp sağlıklı bir şekilde anne olacak bir hastamızı kaybettik…” “Bu kadar çok ölümün olduğu bir hastalıkla sağlıklı bir şekilde anne olacak bir hastamızı kaybettik…”” Anestezi uzmanları olarak ölüme bu kadar alışkın olmadıklarını ifade eden Kavas, “Bu kadar çok ölümün olduğu bir hastalıkla daha önce hiç karşılaşmadık. Bu bizi gerçekten çok üzdü, çok yıprattı. Buna rağmen herkes elinden geleni yapmaya çalıştı” dedi. Dr. Ayşe Duygu Kavas, COVID-19’un yayılmaya başladığı ilk dönemlerinde hastaneye gelen bir hastayı yaşatmak için verdikleri mücadeleyi ise şöyle anlattı: 14 gün entübe kalan hastayı kurtardılar “Unutamadığım bir diğer hastamız da pandeminin ilk dönemlerinde solunum cihazına bağlı olmadan bize gelen, iki gün burada izlenip daha sonra solunum sıkıntısı çok ilerlediği için yaklaşık 14 gün entübe kalan bir hastamızdı. O hastayı kaybedeceğimizi düşündüğümüz çok günler oldu. Saatlerce başından ayrılmadığımız günler oldu. Bu hastalıkta pozisyonlar çok önemliydi, pozisyonları verirken kalbi mi duracak diye endişe ettiğimiz zamanlar oldu. 15 günün sonunda o hastayı solunum cihazından ayırıp servise çıkartmak bizim için büyük bir moral kaynağı oldu.” “Kızlarım şimdi alıştılar, koşup sarılmıyorlar” İki kızı olduğunu sözlerine ekleyen Kavas, ailesi içerisinde koronavirüs nedeniyle ek önlemler almak zorunda kaldıklarını da anlattı: “Diğer sağlık çalışanları gibi biz de ailelerimizde önlemler aldık. Kimimiz evine gidemedi, kimisi farklı alanlarda yaşamaya devam etti. Benim öyle bir seçeneğim olmadı, ben evime gitmek durumundaydım. Eve girerken duş almanız, hijyeni sağlamanız gerekiyor. İlk başlarda kızlarım kapıyı koşarak açıyorlardı. Sarılmak istiyorlardı, siz sarılamıyorsunuz o sırada. Hemen babaları geliyor, müdahale ediyor. Kızlarımın kolları açık bir gün boyunca antrede beni bekledikleri günü unutamıyorum. Biz bunları yaşadık, yaşamaya devam ediyoruz. Kızlarım şimdi alıştılar, koşup sarılmıyorlar.”

Ayşe Duygu Kavas, sözlerini şöyle tamamladı: “Yeni normalimiz var artık. Herkes yaşamında değişiklikler yapmak zorunda. Sosyal mesafeyi nasıl koruyacağını, nasıl maske takacağını, nasıl hijyen sağlayacağını planlamak zorunda. Eğer biz bunu başarabilirsek, bununla daha kolay savaşabileceğiz. Bu bir savaş aslında ve bu savaş sadece sağlıkçılar arasında değil, bütün topluma yayılması gereken bir savaş…”

TRT

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir