İki Toplumlu Barış İnisiyatifi-Birleşik Kıbrıs, Kıbrıs sorununa, iki bölgeli, iki toplumlu, tek egemenliği, tek vatandaşlığı ve tek uluslararası temsiliyeti olan Avrupa Birliği üyesi bir “Birleşik Federal Kıbrıs” temelinde kapsamlı bir çözüm ortaya koymak için tarafları görüşme masasına davet ederek, gerginlik yaratacak eylemlerden kaçınmaya çağırdı.
113 Örgüt tarafından desteklenen İki Toplumlu Barış İnisiyatifi-Birleşik Kıbrıs yaptığı yazılı açıklamada, ülkenin bölünmüşlüğünün devamı, ekonomik sıkıntılar, Akdeniz’de süregelen gerginlik, silahlanma, savaş tehlikesi, göçler ve acıların, Kıbrıs sorununun devam etmesinin yarattığı acı gerçekler olduğunu ileri sürdü.
“Kıbrıs’ta yaşayan toplumlar olarak, savaşın bedelini, kanımız, gözyaşımız ve acılarımızla ödedik ve ödemeye devam ediyoruz. Barışın bir insanlık erdemi olduğuna inanarak, ülkemizin, karşılıklı saygıya dayalı, siyasi eşitlik temelinde iki toplumlu, iki bölgeli, tek egemenliği, tek vatandaşlığı ve tek uluslararası temsiliyeti olan federal yapıda yeniden birleşmesi talebimizi vurgulamak istiyoruz.” ifadeleri kullanılan açıklamada, taleplerinin, iki toplum arasında yıllardan beri Birleşmiş Milletler’in arabuluculuğunda devam eden görüşmelerin bir sonucu olduğu kaydedildi.
“Bu sonuca ulaşmak kolay olmadığı gibi, federal çözümden başka bir çözüm modelinin gerçekçi olmadığı” da iddia edilen açıklamada, “Kıbrıs’taki iki toplumun geleceği ortaktır. Yeni nesillere barış içinde federal birleşik bir Kıbrıs bırakarak ülkemize ve bölgemize istikrar kazandırabiliriz. Barışın silahla, askerle olmayacağını yaşayarak öğrendik. Gerginlik politikaları, provokasyonlar, görüşme masasından kaçmak ve karşılıklı suçlama oyunları çözüme katkı koymaz. Maraş’la ilgili yapılan çıkışlar çözüme yardım etmediği gibi, BM Güvenlik Konseyi kararlarına da aykırıdır ve adamızın kalıcı bölünmesine hizmet eder.” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, doğal felaketlerle ortak mücadele etmek, Covid-19 salgını ile mücadelede birlikte hareket etmek, geçiş kapılarında kolaylık sağlamak, suçlara karşı ortak mücadele yürütmek, eğitim sistemlerindeki şövenist, milliyetçi ve ırkçı söylemleri ortadan kaldırmak ve Kapalı Maraş konusunda Birleşmiş Milletler ’in kararlarına bağlı kalmanın, çözüme giden yolda önemli adımlar olacağı ve toplumlar arasındaki güven duygusunu artıracağı kaydedildi.
“Maraş konusunun siyaset ve seçim malzemesi yapma, hidrokarbon kaynakları konusundaki paylaşımı gerginlik ve savaş nedeni haline getirmenin hiç kimseye fayda sağlamayacağı” belirtilen açıklamada, gerginlik politikalarının, ülkede silahlanmanın artması ve adanın garnizon haline getirilmesi demek olduğu kaydedildi.
Açıklamada, tarafların, 2017 yılına kadar elde edilmiş olan zirve toplantılarında varılan yakınlaşmalar, iki liderin ortak deklarasyonu, Guterres Çerçevesi ve Birleşmiş Milletler kararlarında da geçen iki bölgeli, iki toplumlu, tek egemenliği, tek vatandaşlığı ve tek uluslararası temsiliyeti olan Avrupa Birliği üyesi bir “Birleşik Federal Kıbrıs” temelinde, Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm ortaya koymak için bir an önce görüşme masasına davet edildiği belirtildi.