Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov bir gazeteye verdiği röportajda Rusya’nın yakın dönem politikalarına açıklık getirdi.
Rusya’nın ABD ile ilişkisine değinen Lavrov, “Rusya ve ABD’nin özel sorumluluklarının olduğunu düşünüyoruz. Birleşmiş Milletler’in kurucu ülkeleriyiz ve Güvenlik Konseyi’nin daimi üyeleriyiz. Aramızdaki ilişkiler dünyadaki istikrar için kilit unsurdur. Ancak her şey bize bağlı değil. Dedikleri gibi, tango 2 kişiliktir” dedi.
“Amerika’da herkes Trump gibi düşünmüyor”
ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’ya yaklaşımı hakkında da fikirlerini beyan eden Lavrov, “Amerika tarafından durum oldukça karmaşık. Bir yandan Sayın Trump, Rusya ile iyi geçinmek konusunda pozitif açıklamalar yapıyor ancak Washington’da herkes onun tavrını takınmıyor. Bize karşı temelsiz iddialarda bulunmak, ekonomik yaptırımlar uygulamak, üçüncü ülkelerden vatandaşlarımızı kaçırtmak, Rusya’nın dış politikalarını baltalamak ve içişlerimize müdahale etmek için dostane olmayan tavırların sergilenmesi bunun bir örneği. Birçok Amerikalı politikacı Rusya karşıtı politikalar takınarak rakiplerini alt etmeye çalışıyor. Bu yaklaşımın 2020 ABD başkanlık seçiminde yükseleceğini düşünüyoruz. Ancak pes etmek niyetinde değiliz. Amerikalılar ile temas noktaları aramaya devam edeceğiz” dedi.
“Donbas bölgesine özel statü verilmeli”
Rusya’nın Ukrayna’dan tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan eden Rusya yanlısı Donetsk ve Luhansk bölgelerinin bağımsızlığını tanıyıp tanımayacağı ile ilgili soruya cevap veren Lavrov, “Bu konudaki politikamız açık. Minsk görüşmelerinde yapılan anlaşmaya karşılık bu bölgeler için özel statü verilmeli. Biz, BMGK tarafından onaylanan ve bağlayıcı niteliği olan Minsk anlaşmasının uygulanmasını ve bu anlaşmaya odaklanılması gerektiğine inanıyoruz” şeklinde konuştu.
Ukrayna, Gürcistan ve Ermenistan
Rusya’nın politik olarak Ukrayna, Gürcistan ve Ermenistan’ı kaybedip kaybetmediği konusunda gelen soruya cevap veren Lavrov, “Ukrayna, Gürcistan ve Ermenistan’daki siyasi süreçlere kesinlikle kayıtsız değiliz. Çünkü uzun süre birlikte yaşamış geçmişiyle bağımsız olan kardeşlerden bahsediyoruz. Maalesef Sovyetler Birliği’nin çöküşünden sonra Batı, Sovyet tarihinin sonuna gelindiğine inanarak bazı devletlerin iç işlerine müdahale ediyordu. Ukrayna bunun için iyi bir örnektir. Ermenistan ile durum farklı. Ermenistan, Transkafkasya’nın kilit ortağıdır. Stratejik ilişkiler kurulmuştur. Kültür, sanat, eğitim, teknolojik, askeri ve teknik anlamda ilişkiler sürüyor. Gürcistan’a gelince, Gürcü halkı Rusları düşman olarak görmüyor. Bu bazı dar görüşlü politikaların neden olduğu bir durum. Genel olarak Sovyetler sonrası alanlardaki gündemimiz, ülkelerin sosyoekonomik kalkınmasına teşvik etme, bölgedeki işbirliklerini sağlamak, güvenlik ve tehditlere karşı ortak mücadeleyi güçlendirmeyi amaçlıyoruz” dedi.
Kaynak: İHA