Arjantin basınında çıkan habere göre, 2017 Ocak ayından Hazine Bakanı olarak görev yapan Nicolas Dujovne, Devlet Başkanı Mauricio Macri’ye yazdığı bir mektupla görevini bıraktı.
Dujovne, Macri hükümetinin ekonomi alanında ciddi değişikliklere gerek duyduğunu belirttiği mektupta, “Hem kişisel hem de profesyonel anlamda farklı, modern, dünyayla uyum içinde Arjantin’in inşası için her şeyimi ortaya koydum. Kamu harcamalarının ve bütçe açığının azaltılması gibi birçok başarılarımız oldu. Aynı zamanda, hatalar da yaptık ve yaptığımız hataları kabul edip düzeltme konusunda şüphe etmedik.” ifadelerine yer verdi.
Dujovne, Arjantin’in Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) tarihindeki en büyük borç olan 57 milyar dolarlık stand-by anlaşmasında büyük rol oynamıştı.
Arjantin’de düzenlenen ön seçimlerde hükümetin büyük oranda oy kaybetmesiyle Devlet Başkanı Macri kabinesinde değişiklik yapılacağı söylentileri basında yer almıştı.
Öte yandan, Dujovne’nin yerine Hazine Bakanlığı görevine, tatilini yarıda bırakarak başkent Buenos Aires’e Macri ile görüşmek için gelen, Buenos Aires Eyaleti Ekonomi Bakanı Hernan Lacunza’nın getirilmesi bekleniyor.
Arjantin’deki ön seçimler
Ülkede, devlet başkanlığı seçimlerinin özeti olarak görülen “ön seçimler”, 27 Ekim’de gerçekleşecek devlet başkanlığı seçimine katılacak adayları belirlemek için yapılıyor.
Seçimlerde muhalif Alberto Fernandez’in Herkesin Cephesi Koalisyonu geçerli oyların yüzde 47’sini, Devlet Başkanı Macri’nin liderliğindeki Değişim İçin Bir Arada Koalisyonu ise oyların yüzde 32’sini almıştı.
Seçimlerden bir gün sonra, Arjantin’de piyasalarda büyük gerileme yaşanmış, Arjantin pezosunun dolar karşısındaki değer kaybı yüzde 30’u aşmış ve ülke risk puanı da 800’den 1800’e yükselmişti.
Devlet Başkanı Macri’nin, aralarında asgari ücret artırımı ve vergi indirimlerinin olduğu ekonomik yardım paketi açıklamasının ardından, piyasalarda düzelme görülmüştü.
Arjantin ekonomisine Fernandez etkisi
Alberto Fernandez’in, başkan yardımcısı adayı eski Devlet Başkanı Cristina Fernandez de Kirchner, korumacı ve içe kapanık politikalarıyla tanınıyor. Fernandez de seçim vaadi olarak, Arjantin’in IMF ile anlaştığı 57 milyar dolarlık anlaşmayı gözden geçireceğini söylemişti.
Seçim sonuçlarının açıklanmasından bir gün sonra, ülke ekonominin gerilemesi, dünyanın olası Fernandez-Kirchner yönetimine güvensizliği olarak yorumlandı.
Avukat ve ceza hukuku profesörü Alberto Fernandez, Kirchner’ın eşinin devlet başkanlığı döneminde kabine şefliği görevini yürütmüş, Kirchner’ın devlet başkanı olmasından 7 ay sonra kendisiyle anlaşamadığı için kabine şefliği görevini bırakmıştı.
Geçen mayıs ayında Kicrhner, yayımladığı bir video ile Alberto Fernandez’e başkan adaylığı teklifinde bulunmuş ve kendisinin de başkan yardımcısı adayı olacağını açıklamıştı. Fernandez, bu teklifi kabul ederek, Herkesin Cephesi Koalisyonunun liderliğinde seçim yarışına katılmıştı.
Kaynak: AA