Suriye Geçici Hükümetinden yapılan yazılı açıklamada, TSK ile SMO’nun Suriye’de Fırat’ın doğusundaki YPG/PKK ve DEAŞ’lı teröristlere yönelik dün başlattığı Barış Pınarı Harekatı’nı destekledikleri belirtildi.
Açıklamada, “Barış Pınarı Harekatı hakkında bütün etnik ve dini unsurlarıyla büyük Suriye halkına bugün bir kez daha tek toplum olarak yöneliyoruz. Ellerine Suriye halkının kanı bulaşanlar ve Suriye halkının bütün kesimlerince desteklenen özgürlük devriminin karşısında durarak rejimle birlikte Suriye halkını terörize edenler de bu rejimle birlikte yok olacaktır.” değerlendirmesi yer aldı.
“Suriye Milli Ordusunun aslanları Fırat Nehri’nin doğusundaki vatanlarını ayrılıkçı teröristlerden özgürleştirmek için harekete geçmiştir.” ifadeleri kullanılan açıklamada, SMO’nun Suriye’de terör örgütü işgalindeki bölgeleri kurtaracağı vurgulandı.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Suriye Milli Ordusundaki kardeşleriniz ve evlatlarınız, sizi PKK/PYD teröründen kurtarmak için geliyor. Canlarınızı ve mallarınızı koruyacak, kanınızı kendi kanları bilecekler. Mallarınızı kendilerine haram saymaktadırlar. Halkımızı bu çeteleri kovmaya davet ederken, çetelere aldanan kardeşlerimizi de bu çetelerden ayrılarak Suriye halkının ordusu olan Milli Orduya katılmaya çağırıyoruz.”
Operasyonda başta Kürtler olmak üzere Suriye halkının hiçbir kesiminin hedef alınmayacağına dikkat çekilen açıklamada, “Kürtler dahil Suriye halkının tamamı bizim kalplerimizdedir.” mesajı verildi.
“350 bini aşkın Suriyeliyi vatanlarından sürdü”
Terör örgütü YPG/PKK’nın Beşşar Esed rejimiyle iş birliğine giderek “Suriye devrimini” hedef aldığı belirtilen açıklamada, “PKK ve PYD terör örgütleri ortaya çıkmış ve ayrılıkçı niyetini açığa vurarak, devrimi sırtından vurmuş, başta Kürtler olmak üzere Suriye halkının bütün kesimlerine zulmetmiştir.” ifadesine yer verildi.
Açıklamada, terör örgütü YPG/PKK’nın işgal ettiği bölgelerde demografik yapıyı değiştirmeye yöneldiği anımsatılarak, “PKK/PYD militanları, 350 bini aşkın Suriyeliyi vatanlarından sürdü ve kontrolü altında tuttuğu bölgelerde yaşayan halkı korku ve açlığa mahkum etti. Bu örgütler de DEAŞ terör örgütü ve diğer radikal örgütler gibi sadece devrime zarar vermiştir.” değerlendirmesi yer aldı.
Kaynak: AA