Terör örgütü PKK/YPG’nin, Suriye’de çocukları örgüte katılmaya zorlaması, yerel halkı zorla yerlerinden etmesi, bölge halkını katletmesi ve birçok yerde halkı sindirmesi, propaganda yoluyla gençlerin radikalleşmesine yol açması ve yabancıları örgüte alarak daha sonra radikal ideolojilerle ülkelerine göndermesi gibi uluslararası hukuku ve insan haklarını ihlal eden uygulamaları devam ediyor.
PKK/YPG’nin Suriye’de sürdürdüğü bu uygulamaları, birçok uluslararası kurum ve kuruluşun son yıllarda hazırladığı raporlara girdi.
Birleşmiş Milletler (BM), BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA) gibi birçok uluslararası kuruluşun yanı sıra İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) gibi çok sayıda sivil toplum kuruluşu (STK), YPG/PKK’nın ihlallerini raporladı.
Çocukların zorla örgüte katılması
Çocuk yaştaki kişilerin terör örgütüne katılmaya zorlanması, bu raporlarda önem yer teşkil etti.
Raporlarda, PKK/YPG’nin kız ve erkek çocukları örgüte katılmaya zorlayarak uluslararası hukuk ve insan haklarını hiçe saydığı belirtildi.
Daha çok Kürt kökenli ailelerden kaçırılan çocukları örgüte katmaya çalışan PKK’lılar, çocukları istismar ederek örgüt içinde savaşmaya zorluyor.
BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi ve birçok uluslararası yasa, çocukların savaştırılmasını “insanlığa karşı suç” olarak nitelendiriyor.
BM ve pek çok STK, PKK/YPG’nin çocuklara yönelik ihlallerini sık sık vurguluyor. Örneğin HRW’nin 2014’te hazırladığı “Kürt Yönetimi Altında: Suriye’de PYD tarafından Yönetilen Bölgelerdeki Hak İhlalleri” başlıklı 107 sayfalık rapor, terör örgütünün işlediği tüm suçları detaylarıyla gözler önüne serdi.
Raporun çocuklarla ilgili kısmında, örgüt bünyesinde çok sayıda çocuk bulunduğu belirtildi. PKK/PYD’nin askeri amaçlar için 18 yaş altındaki çocukları kullandığı bilgisi paylaşılan raporda, “İnsan hakları konusundaki taahhütlerine karşın PYD’nin kontrol ettiği bölgelerde, insan hakları ihlalleri kalıcı.” ifadesi kullanıldı.
Dünya Aramiler Konseyi, Mayıs 2018’de bir basın bildirisiyle Arami çocukların PKK/YPG tarafından kaçırıldığına dikkati çekti.
Bildiride, örgütün kaçırdığı yaklaşık 50 Arami arasında çocukların bulunduğu, bu kişilerin istekleri dışında eğitim kamplarına gönderildiği vurgulandı.
Yine HRW’nin Ağustos 2018’deki bir raporunda, özellikle yerlerinden edilmiş ailelerin yaşadığı kamplardaki zor durumda bulunan ailelerin çocuklarının PKK/YPG tarafından örgüte alındığı belirtildi. Ailelere haber bile verilmeden çocukların götürüldüğü, götürüldükleri yerlerin de daha sonra ailelere bildirilmediği ifade edildi. Örgütün bazı ailelere, çocuklarının katılım durumuna göre para ödediği de raporda yer aldı.
BM’nin Haziran 2019’daki “Çocuklar ve Silahlı Çatışma” başlıklı raporunda ise PKK/YPG’nin Suriye’de çocuklara yönelik korkunç davranışı belgelendi.
Raporda, 313 çocuğun PKK/YPG tarafından kullanıldığı, çocukların yüzde 40’ının kızlardan oluştuğu belirtildi. Bu kız çocuklarından 20’sinin 15 yaşından küçük olduğu vurgulanan raporda, 119 çocuğun silahlı çatışmalarda kullanıldığı kaydedildi.
Yerel halkın göçe zorlanması
Terör örgütünün Suriye’de işlediği suçlardan birini de yerel halkı zorla göç ettirmesi oluşturuyor. Yine birçok rapor, örgütün bu suçunu belgeliyor.
Bunlardan birisi de Uluslararası Af Örgütünce 2015’te hazırlanan rapor. “Gidecek Başka Yerimiz Yoktu: Kuzey Suriye’de Zorla Yer Değiştirme ve Yıkım” başlıklı raporda, PKK/YPG’nin bulunduğu yerlerde, sivil halka uygulanan istismara yer verildi.
Raporda, yerel halkın evlerini terk etmeye zorlandığı, ardından bu evlerin yıkıldığı bilgisi belgelendi.
ABD’de yayımlanan “The Nation” adlı dergi de 6 ay süren çalışmasında, YPG’nin 2013’ten başlayarak silah zoruyla bölgedeki Araplara evlerini terk ettirdiğini, ardından evlerin yakıldığını ve buldozerlerle yıkıldığını yazdı.
ABD’nin bir başka terör örgütü DEAŞ’a karşı ortak operasyonlarına başladığı 2015’in ortalarında sürgünlerin sayısının zirve yaptığı belirtilen çalışmada, köylerini terk etmek istemeyen Arapların, YPG tarafından hava saldırılarıyla tehdit edildiği ifade edildi.
Yerel halkın sindirilmesi
Terör örgütünün kendi ideolojisini kabul etmeyenlere yönelik sindirme politikası, hatta bu nedenle işlediği cinayetler de birçok rapora konu oldu.
Dünya Aramiler Konseyi, Eylül 2018’de, bir okulda PKK ideolojisine dayalı müfredatı uygulamayı reddeden bir Arami öğretmene yönelik cinayet girişimini kayda geçirdi.
OCHA’nın 2018 Durum Raporu’nda, YPG’nin 60 bin öğrencinin okula gitmesine izin vermediği, sadece Kamışlı’da okula devam oranının yüzde 45 düştüğü ifade edildi.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, BM Güvenlik Konseyine 21 Kasım 2018’de sunduğu raporda, bölgedeki en az 250 okulda Arapça eğitimin yasaklandığını, bu nedenle Arapça konuşan halkın Arapça eğitimin mümkün olduğu başka yerlere göç etmek zorunda kaldığını bildirdi. Guterres’in raporunda, Arapça eğitim verilen okullara öğrenci servislerinin gitmesine izin verilmediği de vurgulandı.
Dünya Aramiler Konseyinin 23 Ağustos 2019’daki bildirisinde, silahlı PKK/YPG’lilerin genç Aramileri öldürdüğü, yaşlı Arami öğretmenleri de ölene kadar dövdüklerini belirtti. Konsey, Ortodoks ve Katolik Hristiyan piskoposların evlerinde tehdit ve sindirme amacıyla silahla uyarı atışlarının yapıldığını aktardı.
Genç beyinlerin radikalleştirilmesi
YPG’nin, genç beyinleri nasıl radikal fikirlerle doldurduğuna dair ayrıntılı bir makale de ABD’li medya kuruluşu The Intercept’te yayımlandı.
2018’in sonunda yayımlanan yazıda, gençleri nasıl zorla aldığı ve eğittiği, ailelerin çocuklarını YPG’nin bulunduğu yerlerdeki okullara kaçırılma korkusuyla göndermek istemediği anlatıldı. Çocukların beyinlerinin bu okullarda terörist ideolojiyle yıkandığı vurgulanan yazıda, örgütteki baskıcı uygulamalar da aktarıldı.
Yazıda, gençlerin ve çocukların nasıl kandırıldığı, örgütten kaçmak istediklerinde nelere maruz kaldıkları bunları yaşayanlarla gerçekleşen röportajlar ışığında detaylarıyla anlatıldı.
Yabancı terörist savaşçılar
PKK/YPG’nin başta Avrupa ülkeleri olmak üzere, bazı yerlerden “yabancı terörist savaşçı”ya sahip olduğu da bilinen gerçeklerden. Açık kaynaklarda ve sosyal medyada, son yıllarda birçok yabancının terör örgütü saflarına katıldığı görüldü.
Örgüte katılan yabancıların sayısının 400 civarında olduğu belirtiliyor. Bu kişilerin bir kısmının terör örgütünün silahlı eğitimini aldığı, hem bu eğitim hem de radikal ideolojiyle ülkelerine döndüğü biliniyor.
PKK’nın terörist ideolojisiyle kişileri nasıl teröre teşvik ettiği de bağımsız kuruluşlarca ortaya koyuldu. Bunlardan biri olan İngiliz düşünce kuruluşu The Henry Jackson Society, “Unutulan Yabancı Savaşçılar: Suriye’deki PKK” adlı yayımında, terör örgütünün yabancıları nasıl saflarına kattığını aktardı.
Kaynak: AA