Henüz 4 yaşındayken grip şikayetiyle gittiği hastanede ileri kalp hastalığı tanısı alan Yeşilova’nın hastane maratonu da başlamış oldu.
Yeşilova, hastalıkla mücadele ettiği 3 yıl içinde zaman zaman durumunun ağırlaşması üzerine yoğun bakımda da tedavi görürken, bir taraftan da hastalığın kesin çözümü olacak kalp nakli haberini beklemeye başladı.
Yaklaşık bir ay önce durumu giderek kötüleşen ve yapay kalp takılmasına karar verilen Yeşilova’ya, Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yapılan başarılı operasyonla yapay kalp destek cihazı takıldı.
Takılan yapay kalp sayesinde günlük yaşamını sürdürmesi amaçlanan Yeşilova, yapılacak bir bağışla kendisine ulaşacak kalbi bekliyor.
Yeşilova’nın babası Gürkan Yeşilova yaşadıkları zorlu süreci anlatırken, çocuklarının tam olarak sağlığına kavuşabilmesi için kalp nakli olması gerektiğini söyledi.
Son süreçte çocuklarının durumunun iyice ağırlaşması üzerine yapay kalp takılmasına karar verildiğini aktaran Yeşilova, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Şu an çok mutluyum, ameliyattan önce artık Ramazan’ı tekerlekli sandalyeyle gezdiriyordum. Çünkü artık hiç yürüyemiyordu. Bu cihaz sayesinde artık yürüyebilecek en azından, kendi başına gidip gelebilecek. Bu süreç yine bizim için zor olacak sonuçta bir çantayla gezecek ama en azından mutluyuz, yürüyebilecek, rahat nefes alabilecek. Hastanede çalışan bütün doktorlara çok teşekkür ediyorum. Bu süreçte hem Ramazan’a hem diğer hastalara çok ilgi gösterdiler. Benim bağış hakkında söylemek istediğim, insanlar biraz daha duyarlı olmalılar. Sonuçta Allah kimseye bu acıyı vermesin, evlat acısı yaşatmasın. Bağış yapsınlar.”
“Ülkemizde bu yıl organ bağışlarında bir azalma söz konusu”
Ramazan Yeşilova’nın sağlık durumuna ilişkin bilgi veren SBÜ Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Kaan Kırali de Ramazan’a bir yapay kalp takarak onun yeniden hayata tutunmasını sağladıklarını belirtti.
Prof. Dr. Kırali, “Yapay kalpler, kalp yetmezliği hastalığından muzdarip olan hastalarda onları hayatta daha çok tutabilmek ve muhtemel bir kalp nakline kadar hayatta kalmalarını sağlayabilmek için takılan cihazlardır.” dedi.
Yapay kalplerin çok daha efektif hale getirildiğini, dünyada kullanım yaygınlığının da özellikle son 10 yılda çok arttığını ifade eden Kırali, bundaki en önemli nedenin organ bağışındaki yetersizlik olduğunu söyledi.
Kırali, pandemiyle birlikte Türkiye’de kalp nakli sayılarının gerilediğine dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:
“Bu da demektir ki kalp yetmezliği olan ve bununla birlikte yaşama şansı pek bulunmayan tüm hastaların hayatlarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalma oranı gittikçe artıyor. Uzun yıllardır bu yapay kalp cihazları ülkemizde de kullanılmakta. Bu sene kullanımları bir miktar daha arttı. Bu cihazlarla amacımız, hastalara süre kazandırarak belki seneye, belki 5 sene sonrasına kadar hayatta kalmalarını sağlayarak pandemi geçtikten sonra artacağına inandığımız organ bağışı ile birlikte bir kalp nakli imkanına kavuşmalarını sağlamaktır.”
Ülkemizde bu yıl organ bağışlarında bir azalma söz konusu. Bu tabii ki hiç istenmeyen bir durum, çünkü bir organla yeniden hayata tutunabilecek çok hastamız var.”
Vatandaşlara organ bağışı yapmaları noktasında çağrıda bulunan Kırali, sözlerini şöyle tamamladı:
“İnşallah önümüzdeki dönemde bağış sayısı artar da hakikaten bir nakil ile hayata yeniden kavuşabilecek hastalarımızın bu şansını da elinden almamış oluruz. Çünkü bu yapay kalp herkese takılabilecek bir alet değil. Belli sınırları var, o sınırların içinde olmayan hastaların işleri çok daha zor. O nedenle gerçek bir beyin ölümü olmuş, geri gelmesi düşünülmeyen bütün hastalarımızın yakınlarının organ bağışı konusunda çok hassas olmalarını hem rica ediyoruz hem de bunun bir insanlık görevi olduğunu hatırlatmak istiyoruz. Bugün Türkiye’de yaklaşık 1500 hasta, kalp yetmezliği sebebiyle kalp nakli bekliyor. Bunlara bir şekilde yapay kalplerle destek olunması hayata tutunmaları için şarttır. Biz de elimizden geldiği ölçüde bu hastalarımızı Koşuyolu Kalp hastanemize bekliyoruz.”
“Yapay kalple amaç, hastanın yaşama devam etmesi”
Yeşilova’nın takibini gerçekleştiren Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Özge Altaş da “Ramazan’daki tek amacımız kalp naklini beklerken birincisi başına bir şey gelmesin, yaşamı devam etsin, ikincisi rahat yaşasındı.” dedi.
Yapay kalbe ilişkin bir adaptasyon sürecinin olduğunu ve kişinin cihazla nasıl yaşaması gerektiği konusunda adaptasyon programlarının bulunduğunu aktaran Altaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ramazan en küçük hastalarımızdan biri. Zaten şu an halihazırda Türkiye’de kalp nakli veya daha doğrusu organ bağışı çok düşük seviyede. Özellikle çocuklarda daha da kısıtlı. Bu yüzden yaklaşık 200’den fazla da kalp nakil listesinde bekleyen hastamız var, bunların 10’u 16 yaş altı çocuk. O yüzden ülkemizdeki insanları duyarlı olmaya çağırırken, bağışı daha çok birbirlerine anlatıp özendirmelerini istiyorum. Özellikle bu korona döneminde hem bağış hem de bağışlanan kalplerin kabulünde azalma görüyoruz. Bu nedenle uygun hastalarda, sıkıntıya girmiş hastalarımızda hem yaşamlarını devam ettirebilmeleri için hem de kalp naklinin bekleme döneminde sıkıntı yaşamamaları için destek cihazını takmaya devam ediyoruz.”
TRT