Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, içinden geçilen koşullarda süreci akıl yolunda, tedbirli, karamsarlığa kapılmadan ve dayanışma içinde yürütmek gerektiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Akıncı, “İçinde bulunduğumuz şartlarda birbirimizle yardımcı olmak zorundayız. Birbirimizle işbirliği yaparak bu süreci götürmek durumundayız” dedi.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, bir TV kanalına katılarak soruları yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanı Akıncı, içinde bulunan ortamın siyasi çekişme ortamı olmadığını, siyasette, sağlıkta, ekonomide ve diğer tüm alanlarda birlikteliğin sağlanması gereken günlerden geçildiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Akıncı, testlerde fazla pozitif vaka çıkmamasının memnuniyet verici olduğunu ama rehavete de kapılmamak gerektiğini belirtti.
Cumhurbaşkanlığının, ülkedeki koronavirüs salgını döneminde sağlık ve ekonomi alanında yürüttüğü çalışmaları sıralayan, bunların hiçbirinin siyasi tartışma ve çekişme gerekçesi olmadığını kaydeden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Siz siyaset yapmıyor musunuz?” sorusu üzerine, “Ben siyaseti toplumun yararına iş yapmak, kamuya dönük hizmet olarak algılarım. Bana göre siyaset sorunların çözümü için katkı yapma sanatıdır. Sorunların çözümüne vermeye çalıştığımız katkı tümüyle bu siyaset anlayışıyla ilgilidir. Siyaseti bu söylediğim felsefeden farklı şekilde, başka türlü anlamak ve yapmak da benim katılmadığım bir bakış açısıdır” diye konuştu.
Soru üzerine, Türkiye’den yapılan ve yapılacağına inandığı katkılar konusunda herhangi bir sıkıntı olmadığı kanaatini ifade eden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bütün dünya ile diyalog isterken Türkiye ile diyalog istememe gibi bir durumumuz olabilir mi? Biz, Türkiye ile ilişkileri koparmak değil sağlıklı bir zeminde ilerletmek isteyen insanlarız” dedi.
Birlikte hareket etmenin önemli olduğuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı Akıncı, koronavirüs sürecinde kriz yönetimindeki rolüne ilişkin bir soruya karşılık, hem lider olduğunu, hem gelişmeleri takip durumu gözlemlediğini, yeri geldikçe de öneri yaptığını kaydetti.
Toplumun tüm kesimlerinin dertleriyle ilgilendiğini ve Cumhurbaşkanlığı olarak elden gelen her türlü katkıyı yapmaya çalıştıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Akıncı, kimseyle de çekişme halinde olmadığını söyledi.
Kamuoyuna her zaman “panik yapmayalım, tedbiri de elden bırakmayalım” dediğini anımsatan Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bugün rakamlara baktığımızda bu defa da şunu söylemem lazım; kötümser olmayalım, rakamlar iyi gider görünüyor ama yeterli test yok, bunu yapmamız lazım. Panik yapmayalım ama kendimizi rehavete de kaptırmayalım. Zorunlu dışarıya çıkışlarda maske takmayı ihmal etmeyelim. Açılım yapılma noktasına gelindiğinde sağlığın çizeceği rotayı dikkate alarak, adım adım yapalım” dedi.
Cumhurbaşkanı Akıncı, halkın büyük oranda “evde kal” çağrısına uyduğunu, o nedenle genel gidişatın kötü olmadığını, ancak yapılması gerekenler olduğunu, en başta ise daha çok test yapılması gerektiğini söyledi.
Meclis’te kendisine yöneltilen eleştirilerle ilgili soru üzerine, kimseyle polemiğe girmek istemediğini, özellikle bu dönemde herkesle sağlıklı diyalog içinde olmak gerektiğini, sağlıklı diyalogun temelinin de birbirini anlamaktan geçtiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle devam etti:
“Hem benim etraflıca anlatmama, hem Sağlık Teknik Komitesi eş başkan ve üyelerinin yazılı açıklamalarına karşın aynı konu etrafında ısrarla dönüp aynı yanlışın tekrarlamaya devam edilmesi anlaşılır gibi değil. Bu arkadaşlarda, ya söyleneni dinlememe, ya dinlediğini anlamama, ya da anlamazdan gelme davranışları gözlemleniyor.”
Cumhurbaşkanlığı Ekonomi ve Sağlık Danışma Kurullarının yaptığı çalışmalar ve verdiği önerileri hatırlatan Cumhurbaşkanı Akıncı, bunların hangisinin iddia edildiği gibi hükümetten “rol çalma” olarak nitelenebileceğini soran Cumhurbaşkanı Akıncı, tümünün anayasal yetki çerçevesinde, birlikte çalışma ruhuyla yapılan öneriler olduğunu, bu dönemde birlikte çalışma anlayışının öne çıkması gerektiğini söyledi.
“Herkesin rolü belli” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, “Siyaset arenasında halkın takdiri ile verilmiş bir rol var. Halkın bana verdiği rol Cumhurbaşkanlığıdır” dedi.
Kendisini eleştirenlerin, virüs salgınından önce, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde, sadece Kıbrıs konusunda değil iç konularda da aktif bir cumhurbaşkanı olması gerektiğini söylediklerine işaret eden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bunu talep edip söylerken, diğer taraftan da böylesi büyük bir felaket ortamında Cumhurbaşkanı’nın aktif olarak devreye girme çabasına, hükümete yardımcı olma çabasına olumsuz bakmak en hafif tabiriyle tutarsızlık ve çelişkidir” diye konuştu.
Hükümetten rol çalma gibi bir anlayışının söz konusu olmadığını ve olamayacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Akıncı, rol çalma eğer varsa virüs salgınından öncesinde, Kıbrıs konusunda başkalarının yapmaya çalıştıkları şey olduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanlığı seçimini erteleme talebinin kendisinden gelmediğini, ancak erteleme talebinin haklılığını da görmezden gelmediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Akıncı, Yüksek Mahkeme Başkanı’nın, seçimin yapılabilecek en erken zamanda yapılmasını tavsiye ettiğini anlattı.
Cumhurbaşkanı Akıncı, “Sağlık açısından halkımızı tehlikeye düşürmeyecek en uygun zaman ne ise o zamanda yapılsın” dedi. Cumhurbaşkanı, “Bu dönem rotayı siyaset değil sağlık çizecek, biz de takip edeceğiz” ifadesini kullandı.
Dış kaynaklara erişimle ilgili bir soru üzerine, Avrupa Birliği’nden daha fazla katkı beklediklerini ifade ederek, KKTC’de Türk lirası kullanımından dolayı mali sistemin Türkiye’ye entegre olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Türkiye’nin gereken desteği yapmasını bekliyorum. Biz Türk lirası kullanıyoruz. Türk lirasını emisyon yapacak halimiz yok, Merkez Banka’mızın yetkileri sınırlı, bu parayı biz basamayız da, başka şekilde faiziyle de oynayamayız, her şey Türkiye’deki mali sisteme entegre” dedi.
Sistemin sürdürülmez olduğunu, bununla yüzleşildiğini, popülizme artık yer olmadığını anlatan Cumhurbaşkanı Akıncı, içinde bulunulan koşullarda, geleceğe dönük dersler çıkarılması gerektiğini sözlerine ekledi.