Antalya Havalimanı’nda ziyaretçilerin güvenliği için her şey düşünülüyor. Güvenliğin üst seviyede tutulduğu havalimanında, yerli ve milli sistemlerle teknolojinin tüm imkanlarından faydalanılıyor.
Güvenlik anlamında adeta kuş uçurtulmayan havalimanında kurulan sistemlerle hataya yer verilmiyor. Herkesin rahatça seyahat ettiği havalimanı, teknolojik donanımlarla dikkat çekiyor.
Havalimanından sorumlu Vali Yardımcısı Aydın Ergün, kentin Türkiye’nin batıya açılan kapısı olduğunu söyledi.
Kente gelen yaklaşık 16 milyon yabancı turisti en iyi şekilde ağırlama bilinciyle hareket ettiklerini ifade eden Ergün, güvenliği sağlarken güvenlik ve yolcu konforu dengesini gözetmeye çalıştıklarını bildirdi.
Havalimanının yılda 35 milyondan fazla yolcu ağırladığına, nizamiyesinden bile yılda 7 milyon 900 bin aracın giriş yaptığına dikkat çeken Ergün, bu durumun da havalimanında ciddi bir çalışmayı gerektirdiğini ifade etti.
“En başarılı havalimanı seçildi”
Ergün, Avrupa Sivil Havacılık Konferansı’nın (ECAC) ve Uluslararası Sivil Havacılık Örgütünün üyesi olunduğuna değinerek, şöyle konuştu:
“Onların belirlediği kurallara göre çalışmalarımızı yürütüyoruz. Onlar da bağımsız denetçilerle havalimanını denetliyor. Bu denetlemelerin hepsinden sorunsuz şekilde çıktık. ECAC tarafından en son yapılan denetimlerde burası ülkemizdeki en başarılı havalimanı seçildi. Bu da Antalya’ya gelen turistlerin ne kadar güvende olduğunu gösteriyor. Havalimanı güvenliğini sağlarken teknolojiden faydalanıyoruz. Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürlüğünce 14 milyon liraya mal olan ve bir kontrol noktasından yürütülen Çevre Tabanlı Radar Güvenlik Sistemi Türkiye’de ilk defa Antalya Havalimanı’nda çalışmaya başladı. Daha önceleri havalimanı çevresinde 27 kulemiz vardı. Bu kulelerdeki görevliler kendi gözleriyle çevreyi kontrol ediyordu.”
Şimdi ısıya ve sese duyarlı, gece görüşlü radar sistemiyle güvenliği sağladıklarını vurgulayan Ergün, 371 kamerayla etrafı görüntülediklerini, herhangi bir tehdit algısı oluştuğunda DHMİ görevlileri ve emniyetin devreye girdiğini anlattı.
İnsani zaaflar ortadan kaldırılıyor
Ergün, sistemin HAVELSAN tarafından yapıldığını belirterek, şunları söyledi:
“Tamamen yerli ve milli bir sistem. Bu sistem dışında Türkiye’de sadece Antalya Havalimanı’nda bulunan pist üzerindeki yabancı maddeleri algılama sistemimiz var. Doğu pistimizde çalışıyor. TÜBİTAK ile yapıldı. Pilot olarak Antalya’da uygulanıyor. Pist üzerinde uçak iniş ve kalkışları olumsuz etkileyecek malzemeleri dijital olarak algılıyor. ‘Pist kirlendi, temizliğini yapın’ diye uyarıyor. Bu sistem 7 gün 24 saat çalışıyor. İnsani zaaflardan kaynaklanan hatalar her zaman olabiliyor. Biz bu sistemlerle insani zaafları ortadan kaldırıyoruz. Havalimanımızda ayrıca Meteoroloji Genel Müdürlüğünce Türkiye’de ilk olan Alçak Seviye Rüzgar Kırılımı Uyarı Sistemi de kullanılıyor. Bu da 20 kilometrelik alanda radarın tespit edemediği rüzgar hareketlerini belirleyerek pilot ile kule arasındaki bağlantıyı sağlıyor. İniş ve kalkışlardaki olabilecek uçuş güvenliğini risk edecek faktörleri belirliyor. Bunu da sorunsuz şeklide kullanıyoruz.”
Güvenlik önlemleri üst düzeyde
DHMİ Antalya Güvenlik Müdürü Uğur Karlı da Çevre Tabanlı Güvenlik Sistemi’nin kamera, radar ve titreşim ile ağırlığa duyarlı toprak altı fiber optik algılama sistemlerinden oluştuğunu söyledi.
Karlı, yerli ve milli olan bu sistemin TSK tarafından sınır bölgelerindeki birliklerde kullanıldığını, ilk defa bir havalimanında daha modern hale getirilerek yer aldığını belirtti.
Öte yandan Çevre Tabanlı Güvenlik Sistemi’ne bağlı termal kameralar, havalimanı çevresindeki yaban hayatını da görüntüledi. Havalimanı telleri yakınında tilki, domuz gibi hayvanların görüntülendiği kameralara, bazı kuşların avlanma anları da yansıdı.
Kaynak: AA