Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin 4 sınır kapısını tek taraflı olarak geçişlere kapatma kararının ardından söz konusu bölgelerdeki esnafın mağduriyeti sürüyor.
Kapatılan kapılardan bir olan Lokmacı kapısındaki Arasta esnafı mağduriyetini dile getirmek ve görüş alışverişinde bulunmak amacıyla bir heyet oluşturarak, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yı ziyaret etti.
Akıncı, kapıların kapanma nedeninin Korona virüsü olmadığının açık ve net olduğunu bir kez daha vurguladı.
Akıncı, “Her iki toplum da temas etmeye çalıştı. Bu kapıları böyle kapalı tutmaya artık kimsenin gücü yetmez. Aldıkları kararla ilgili Rumları bile ikna edemediler. Ama belli ki başka niyetler var, başka düşünceler var” dedi.
Ziyarette Arasta esnafını temsilen konuşan Bünyamin Yüksekbaş, uygulama sonucu büyük mağduriyet yaşadıklarını ifade ederek, 300 esnafın imzasını topladıklarını söyledi.
Kapıların kapatılmasının esas amacının belli olduğunu kaydeden Yüksekbaş, kapılar tekrar açılıncaya kadar kepenk kapatmayı düşündüklerini de belirtti.
Yüksekbaş’ın ardından söz alan heyet üyeleri de uygulamanın iddia edildiği gibi Korona virüsü kaynaklı olmadığını ifade ederek, imzaları Cumhurbaşkanı’na ilettiler.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da esnafın kaygılarını çok iyi anladığını, ilk andan itibaren de yapılanın yanlış olduğunu Rum lider NikosAnastasiadis ve kamuoyuna söylediğini belirtti.
Bu uygulamayla ilgili daha önceden haberdar edildiklerine dair iddiaların ‘dedikodudan’ ibaret olduğuna da işaret eden Akıncı, geçtiğimiz hafta yaşanan gelişmeleri anlattı.
Akıncı, Rum liderin kendisini arayarak sınır kapılarıyla ilgili Bakanlar Kurulu’nun kararını ilettiğini ve konunun önümüzdeki Pazartesi günü gözden geçirileceğini, aslında rum bakanların tüm kapıların kapanmasından yana olduğunu söylediğini aktardı.
İki Toplumlu Sağlık Komitesi’nin 3Şubat’ta Korona virüs gündemiyle toplandığını, virüsün adanın her iki tarafında da görülmemesi nedeniyle önlemlerin liman ve havaalanlarında alınması konusunda mutabık kalındığını, 20 Şubat ve dün yapılan toplantılarda ise kararın bir kez daha teyit edildiğini kaydetti.
Akıncı, Anastasiadis’e kararın nedenini sorduğunu da dile getirerek, “Ne oldu da kapılar kapanıyor diye sordum; sizde 3 bin İranlı öğrenci ve aileleri var. Onlardan virüs gelebilir dedi. Virüsü önleyelim derken iki toplumun arasına virüs ekildiğini söyledim” dedi.
Rum liderin kendisini bugün yeniden aradığını da anlatan Akıncı, göçmenlerin Kuzey’den güneye geçişiyle ilgili şikayette bulunduğunu söyledi.
Akıncı, “Sanki biz yolluyormuşuz gibi. Göçmenler iki türlü geçiyor o tarafa. Bir gurup mülteci bir sandalla Paralimni’ye çıktı bu sabah. Ya direk güneye geliyorlar veya bize geliyor ve bizden kaçak yollardan geçiyorlar. Yasak bölgelerden geçerek o tarafa gidenler oluyor. Bir kısmı burada kalıyor, bir kısmı Türkiye’ye gönderiliyor. Ama sanki biz burada organize bir şey yaparak kendilerine gönderiyoruz gibi bir havada konuştu. Bu yanlış, biz bunu yapmayız. Bu insanı bir konudur. Devlet olarak neden yapalım böyle bir şeyi? Bizim bu şekilde bir davranış sergilememiz söz konusu değildir.” dedi.
Akıncı, esnafın yanında olduğunun altını çizerek,konunun peşini bırakmayacaklarını, kapılar açılıncaya kadar da büyük zorlukların üstesinden gelindiğini ve çok zaman harcandığını ifade etti.
Lokmacı’nın Lefkoşa esnafı, Derinya’nın da Mağusa esnafı için önemli olduğunu söyleyen Akıncı, “Her iki toplum da temas etmeye alıştı. Bu kapıları böyle kapalı tutmaya artık kimsenin gücü yetmez. Çünkü bu bir kere Avrupa Birliği politikalarına da terstir, Birleşmiş Milletler’in iki toplumu yakınlaştırma çabalarına da terstir ve gerçekten ortada haklı bir gerekçe de yoktur. Bizim en önemle üzerinde duracağımız nokta da budur; haklı gerekçe yok. Virüs görülse bile, burada ya da orada, bunun mücadele şekli bu değil. Mücadele şekli, girişlerde bu tedbirleri almaktı. Aldıkları kararla ilgili Rumları bile ikna edemediler. Ama belli ki başka niyetler var, başka düşünceler var” dedi.
BRT/