Arıcılar Birliği’nden Tarım Ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’na açık mektup

Arıcılar Birliği’nden Tarım Ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’na açık mektup

Arıcılar Birliği, tağşiş balların üretimle birlikte değerlendirilmesinin hatalı ve sakıncalı olduğunu belirterek, tağşiş olan ballarla ilgili ileri soruşturmanın ivedilikle yapılmasını ve bal tağşişi yapan firmaların yasalar gereği en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti.

Birlik, üreticilerin binbir zahmetle üretmeye çalıştığı balların, arıcılıkla hiçbir alakası olmayan tağşiş ballarla birlikte değerlendirilmesi konusunda hassas olunmasının, hem üretici, hem de tüketici açısından çok önemli olduğunu belirtti.
Arıcılar Birliği, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’na açık mektup şeklinde yaptığı açıklamada, Kuzey Kıbrıs Arıcılar Birliği’nin kurulduğu günden beri temsil ettiği üreticilerinin hak ve menfaatlerinin yanında, halk sağlığına zarar vermeyecek şekilde üretim yapılması konusunda üyelerine yol göstermek ve ulaşabileceği her türlü imkanı sağlamak için çaba harcadığını ifade etti.
Açıklamanın devamı şöyle:
“Kamuoyunun da bildiği üzere arıcılık sektörü 2008 yılından beri yeşil hat tüzüğü kapsamında yapılan Avrupa birliği bağımsız bal uzmanı denetiminde sürdürülmektedir. Bu çalışmalar neticesinde büyük bir mesafe kat edilmiştir.
Amacı toplumumuzun kahvaltı masasına sağlıklı ürün sunma çabası içerisinde olan birliğimiz, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığıyla her zaman iş birliği yapmış ve yapmaya devam etme arzusundadır. Bildiğiniz gibi son yapılan bal analiz sonuçlarında bazı istenmeyen neticeler elde edilmiştir. Bizler Hayvancılık Dairesi görevlilerinin numuneleri alma ve yorumlama konusunda yetersiz olduğu kanaatindeyiz. Ballardaki HMF (Hydroxymethylfurfural) konusu tüm dünyanın sorunu olduğu gibi bizimde sorunumuzdur ve üreticiye rutin bir şekilde analiz yaptırabileceği laboratuvar imkanı sağlanamadığı sürece HMF sorun olmaya devam edecektir. Bildiğiniz gibi Devlet laboratuvarı bal analizi hizmeti vermemektedir. Bundan dolayı üreticiler HMF değerlerini bilmeden ürünlerini piyasaya sunmaktadırlar bu nedenle analiz sonuçlarında sorunlar yaşanmaktadır.
Hayvancılık dairesinin yaptığı bu yanlışlardan dolayı, Bakanlığımızın ve Birliğimizin birlikte sektörü bir yerlere getirme çabası heba edilmekte ve manipülasyona fırsat verip üreticiyi kamuoyu önünde zor duruma düşürmektedir. Örneğin polen analizi yapılmadan bir balın narenciye balı olup olmadığı ve diyastaz sayısına bakılarak balın türünü belirlemek de mümkün değildir. Halbuki Hayvancılık Dairesi görevlileri ısıl işlem ve saklama koşullarından dolayı meydana gelen diyastazı düşük dağ balını narenciye balı olarak yorumlamış ve üreticinin kamuoyu önünde sahtekarlıkla suçlanmasına neden olmuştur. Bu durum İthal balı ülkemize getirmek isteyen tüccarların iştahlarını kabartmaktadır”.
(BRT/TAK)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir