Milli Savunma Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, basın mensuplarıyla görüştü.
Sohbet sırasında gündeme ilişkin soruları da cevaplayan Bakan Akar, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bugüne kadar ne gerekiyorsa yaptık, bundan sonra da yapacağız”
Derdimiz terörün Suriye’nin kuzeyinde yuvalanmaması. Kimsenin toprağında gözümüz yok. Böyle bir şey aklımızdan geçmez. Terör örgütlerinin varlığı, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve siyasi bütünlüğüne de karşı hareket. Türkiye’nin gayretlerinden Suriyeli kardeşlerimiz de faydalanacak. Epey mesafe aldık, tehdidi bertaraf ettik. Fakat bu mücadele bitmez. Bitmeyeceğinin farkındayız. Bu nedenle bugüne kadar ne gerekiyorsa yaptık, yapmaya da devam edeceğiz.
“ABD askeri ateşesini çağırıp sorduk”
YPG terör örgütünün Barış Pınarı Harekat Bölgesinde kaldığı gözüküyor. ABD’nin de ‘çıkardık’ diye beyanları açık ve seçik. ABD askeri ataşesini Genelkurmaya davet edip ‘Yazınız bu, hepsi çıktı dediniz. Şimdi şehitler var burada. 17 Ekim’de imzaladığınız mutabakat da ortada. Dolayısıyla bunun izahı nedir?” diye sorduk. Bununla da yetinmeyip bakanlık düzeyine kadar mektup veya telefonla aksettirecek bir çalışma içerisine girdik. Cumhurbaşkanımızın ABD Başkanı ile görüşeceği 13 Kasım öncesinde bunların belgelenmesi lazım. İrili ufaklı her konuşmayı, kaç yazı yazmışız, kaç kişi olmuş hepsini not ediyoruz. 13 Kasım’a kadar kaydedip tenkitlerimiz, ricamız, sorularımız bunlardır diye anlatabilelim.
“395 köy kontrol altına alındı”
Dış destek olduğu müddetçe hele ki devletlerin desteğiyse uzun soluklu mücadeleye hazır olmamız, nefesimizi buna göre ayarlamamız lazım. Sahalar arası kesin çizgiler yok. Barış Pınarı Harekât Bölgesinde, el yapımı patlayıcı temizleme safhasına geçtik. 395 köy kontrol altına alındı.
Ruslar’ın gönderdiği geniş askeri heyetle “Devriyeyi nereden, nasıl yapacağız?’, ‘YPG’nin 30 km dışarı çıkarılması için ne yaptılar, ne yapıyorlar?’ bunları konuşuyoruz. Teröristlerin sözde elebaşı Ferhad Abdi Şahin’in hem ABD hem de Ruslar ile temasları var. Bunu Ruslara sorduğumuzda ‘temasımızın sebebi size verdiğimiz taahhüt doğrultusunda telkinde bulunmak’ diyorlar. Ruslarla devriyelerimiz, İdlib’dekinden daha etkili olacak. Angajman kuralları, hangi araçlar kullanılacağı, yetki ve kuralların nasıl olacağı belirlenecek. Ruslarla aynı anda devriye olacak. 1000 civarında Münbiç’te, 1000 civarında da Tel Rıfat’ta terörist var. Rus dostlarımızın mutabakat çerçevesinde davranacağına inanıyoruz. 10 km içinde terörist bulunmaması sınır güvenliği açısından yeterli olmamakla beraber iyi bir adım. Bunun 30 km’ye kadar çıkması lazım. Rejimle münasebetimiz yok. Rusya konuşuyor. Alanda rejimle kurulan bir mekanizma yok.
“Harekat şeffaf ve hukuka uygun”
Türkiye’nin Suriye sınırı NATO’nun da sınırı… Biz Türkiye olarak terörle teröristle mücadele ediyoruz. Bizim İdlib’i işgal ya da ilhak etmemiz söz konusu değil. Orada okullar, hastaneler bombalandı. NATO’da ‘Barış Pınarı Harekâtı son derece şeffaf, hukuka uygun’ dedik. Muhataplarımıza fotoğrafları gösterdik. Bizde gayri hukuki bir şey yok. YPG baskısından dolayı 400 bin civarında Kürt Türkiye’ye geldi, 350 bin Kürt Irak’a gitti. 1.5 milyon Kürt de YPG baskısından dolayı evini terk etti.
“Suriye Milli Ordusu üyeleri o bölgenin çocuğu”
Barış Pınarı Harekâtı için Suriye Milli Ordusu içerisine münhasıran o bölgenin çocuklarını seçtik. Bunlar evlerini, köylerini kurtarmaya çalışıyor. Başka yerden gelmiş insanlar değil, Suriyeliler. Evi toprağı var. DEAŞ’la mücadelede yüzlerce şehit verdiler.
“Teröristler elektronik harp araçlarımızla kör, sağır oldu”
Yerli savunma sanayisi hayati öneme sahip. Hava kuvvetlerimiz mühimmatı en iyi şekilde kullandı. Hassas güdüm kitleri, İHA, SİHA, fırtınalar, top mühimmatları… Elektronik harp ile teröriste çok zarar verdik, kör sağır oldu.
“Biz binlerce DEAŞ’lıyı sınır dışı ettik”
Bağdadi’nin öldürüldüğü operasyon öncesi askerler arası bilgi alışverişi oldu. ‘Şu saatte, yapacağız edeceğiz’ gibi… Asil milletimize karşı yapılan ‘Siz DEAŞ’la birliktesiniz’ şeklinde algı operasyonu var. Ellerindeki enstrümanları haksız şekilde kullanıyorlar, kullandılar. Terör örgütü YPG 750 civarında DEAŞ’lı teröristi serbest bıraktı. Bu 750 teröristin 265’i ya TSK’ya teslim oldu ya da yakaladık. Bunların tamamı şu anda kontrol altında… Biz binlerce DEAŞ’lı militanı deport (sınırdışı) ettik. Bazı Avrupa ülkeleri son derece ‘sorumsuz’ şekilde davrandı. Biz yıllarca buna karşı koyduk. Bağdadi Türk sınırına kaçabilseydi ona da terörist muamelesi yapılırdı. Ferhad Abdi Şahin de YPG’nin başındaki teröristtir. Bizim için Bağdadi’den farkı yoktur.
Kaynak: Milli Savunma Bakanlığı