Devlet memura verdi, özel sektörlüyü ezdi!

Devlet memura verdi, özel sektörlüyü ezdi!

Bugün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda asgari ücret konusu görüşülüyor. Asgari Ücret Tespit Komisyonu, bir sonraki toplantısında, bu yılın asgari ücret miktarını belirleyecek. Fakat bu Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda, asgari ücretle geçinenlerin yani özel sektör emekçilerinin bir temsilcisi yok.

Öte yandan kamu çalışanları yaz mesaisiyle, öğleye kadar çalışırken, özel sektör çalışanları, yaz kış demeden açlık sınırının altında asgari ücret maaşa akşamlara kadar çalışıyor.

Kamu çalışanları, resmi tatiller, bayramlar, seyranları çalışmayarak geçirirken, özel sektör çalışanları bugünlerde de çalıştırılıyor. Kamu, haftanın 5 günü çalışıp, 2 gün hafta sonu tatili yaparken, özel sektörün haftada yalnızca bir izin günü var.

Ve en vahimi, kamu çalışanlarına her yıl yılda 2 kez maaşlarına daimi bir artış sağlanırken, bu hayat pahalılığı ödeneği özel sektöre hayatı boyunca bir kez dahi verilmiyor.

Yani ülkenin adalet terazisinde, hayatın pahalılaşmasından devlet çalışanları etkilenirken, özel sektör çalışanlarını pahalılaşan hayat sanki teğet geçiyor.

Hayatın pahalılaşmasından asgari ücretli etkilenmezken, 7 bin- 10 bin ve üzerinde maaş alan devlet çalışanları etkileniyor sanki!

Asgari ücreti, Asgari Ücret Tespit Komisyonu belirliyor. Fakat bu asgari ücretin birincil muhatapları, yani asgari ücreti alan kesimin bir temsilcisi, bu komisyonda bulundurulmuyor.

İlginç!

Bugüne kadar bu vahim durum böyle devam etti.

Çünkü asgari ücretliyi savunacak bir sendikal örgütlenme ne yazık ki hiç olmadı.

Yani özel sektör çalışanlarının sendikası olmadığı için, sendikalaşma olmadığı için, asgari ücret belirlenirken de, diğer hak ve menfaatlerden de özel sektör çalışanları her zaman mahrum bırakıldı.

Hayatın pahalılaştığı düşünülerek, asgari ücretin çok üzerinde maaş alan memura, her yıl yılda iki kez hayat pahalılığı, barem içi artış ve benzeri diğer maaş artışları yapıldı; fakat yıllar yılı asgari ücretin altında ezilen, 8 saatin üzerinde çalıştırılan, tatil hakları bulunmayan özel sektör çalışanlarının hayat pahalılığından etkilenmediği varsayıldı.

Çünkü, onların bağırıp, çağıracak, sokaklara dökülecek, hak savunacak bir sendikaları  hiç olmadı.

Açlık sınırının altında bulunan asgari ücretle geçinen özel sektör çalışanlarına hayatları boyunca yılda bir kez verilmeyen bu hayat pahalılığını bugün yeni Çalışma Bakanı Faiz Sucuoğlu’na sordum.

Bakan Faiz Sucuoğlu, “asgari ücrete hayat pahalılığının yansıtılması gerekir. Hayat pahalılığına paralel asgari ücrete artışın yapılması doğru olandır. Şuanda, Asgari Ücret Saptama Komisyonu ile toplantımız var. Gayretimiz hayat pahalılığının asgari ücrete yansıtılmasıdır. En dürüstçesi elbette ki budur. Özel sektörde çalışan insanımız için belirlenecek asgari ücretin, memura verilen hayat pahalılığının paraleline ulaşılması gerekmektedir. İnşallah gayretimize ulaşacağız” dedi.

Güven Bengihan da, şuanda belirlenecek olan asgari ücret rakamının, en az net 3500 TL ve üzeri olması gerektiğini söyledi ve “nasıl ki kamu çalışanları yılda iki kez hayat pahalılığı alır, özel sektör çalışanlarına da hayat pahalılığı ödeneğinin yasal verilecek şekilde bir düzenleme yapılmalıdır. Yani işverenlerin kendi tercihlerine bırakılmamalıdır” dedi.

“Bengihan, komisyonda ayrıca özel sektör çalışanlarını temsil eden hiçbir temsilcinin bulunmadığına da vurgu yaptı.  Bengihan, eline asgari ücret geçen asgari ücretliyi temsil eden birinin de komisyonda bulunmasının elzem olduğunu işaret etti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir