Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin, 3 Eylül 2019’da başlattığı oturma eylemi, 422. gününde sürüyor.
Tunceli’den kızı Sinem için oturma eylemine katılan anne Hediye Ekinci, Edirne’de üniversite öğrencisi kızının 10 yıl önce 20 yaşında iken kandırılarak dağa kaçırıldığını söyledi.
“Kızım geri gelsin istiyorum. Yeter, kaç yıldır ne çekiyorum. Kızım gelsin bağrıma basayım.” diyen Ekinci, şöyle konuştu:
“Yemedim, yedirdim. Giymedim, giydirdim. Ne yoksulluklarla ne zor şartlarda üniversiteye gönderdim. Hayatı kurtulsun köyde, bizim gibi sürünmesin istedim. Sebep olana kalmasın. Allah onların bağrını da yaksın, ciğerlerine ateş düşürsün.”
“10 yıl önce çobanlık yaparken kaçırıldı”
Hakkari’nin Yüksekova ilçesinden kardeşi Ferdi için oturma eylemine katılan ağabey Uğur Fidan da kardeşinin 10 yıl önce 13 yaşında iken çobanlık yaparken teröristlerce kaçırıldığını belirtti.
“Kardeşim 10 yıl önce çobanlık yaparken örgüt tarafından kaçırıldı. Sonra haber yollamışlar, ‘Biz kaçırdık aramasınlar.’ diye. 10 yıldır da haber alamadık. Annem onun özlemiyle yanıp tutuşuyor. Geri dönmesini istiyoruz” diyen Fidan, kardeşi için oturma eylemini sürdüreceğini kaydetti.
Tunceli’den gelerek oturma eylemine devam eden annelerden Güllü Turan da kızı Alev’in 2015 yılında lise ikinci sınıf öğrencisi iken kandırılarak dağa kaçırıldığını aktardı.
Kızının kent merkezinde okul okuduğunu, hafta sonu eve gelmemesi üzerine jandarmaya haber verdiklerini belirten Turan, kızlarını aramaya başladıklarını anlattı.
Eşinin HDP il binasına gittiğini ve HDP’lilerle tartıştığını belirten Turan, bunun üzerine kızının terör örgütü tarafından kaçırıldığını öğrendiklerini ifade etti.
Turan, “O zamandan beri haber alamadım. Alev’im sesimi duyuyorsan, beni görüyorsan, dön gel yavrum. Senin için ne gecem gecedir ne gündüzüm gündüzdür. Hep seni hayal ediyorum. Dedim, Alev’im okul okuyacak hem kendini kurtaracak hem beni kurtaracak” diye konuştu.
TRT