“Son yüzyılın en büyük depremlerinden biri” olarak tanımlanan ve 17 Ağustos 1999’da meydana gelen 7,4 büyüklüğündeki Marmara Depremi’nden etkilenen Düzce, yaralarını Türk milletinin sağduyusuyla sarmaya çalışırken bu kez 12 Kasım’da 7,2 büyüklüğündeki depremle sarsıldı.
894 kişinin hayatını kaybettiği, 4 bin 948 kişinin yaralandığı depremde 26 bin 704 ağır, 37 bin 825 orta, 40 bin 944 hafif hasarlı yapı tespit edildi.
Dönemin hükümeti, depremin üzerinden 1 ay geçmeden 9 Aralık 1999’da aldığı kararla Bolu’nun ilçesi olan Düzce’yi il statüsüne yükseltti. Bu yolla bakanlıklar arasındaki koordinasyon daha kolay sağlandı, kısa sürede örgütlenen ve il müdürlüğü haline getirilen yatırımcı kuruluşlar, depremin izlerinin silinmesinde önemli rol oynadı.
Depremin ardından başta Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) olmak üzere kamu ve özel sektör kuruluşları tarafından ilk anda hemen hemen her mahallede çadır kentler oluşturuldu.
Kalıcı konutlara geçinceye kadar depremzedelerin yaşamlarını rahat sürdürmelerini sağlamak amacıyla prefabrike konutların yapımına hız verildi ve sayıları artırıldı.
Depremin hemen ertesi günü başta Kızılay olmak üzere çeşitli kamu kurum ve kuruluşları ile bazı özel kuruluşlarca vatandaşlara sıcak yemek verilmeye başlandı. Depremzedelerin kıyafet ihtiyacı Lojistik Destek ve Koordinasyon Merkezi aracılığıyla karşılandı.
Depremzedelerin kışı sıcak bir ortamda geçirmeleri için elektrikli ısıtıcılar dağıtıldı. Depremde evleri yıkılanlara 1 yıl boyunca aylık ödeme yapıldı. Konutları orta ve az hasarlı olanlara ise onarım yardımında bulunuldu.
Yeni yapılarda sıkı denetim uygulanıyor
Depremin üzerinden birkaç ay geçtikten sonra Düzce’de yeniden dirilişin emareleri başladı.
Camiler ve minareler depreme uygun hale getirildi, prefabrike konutlarda yaşayanlar için il merkezinin kuzeydoğusunda, merkeze 6 kilometre uzaklıktaki Nalbantoğlu ve Sallar köyleri arasında 329 hektar alanda 8 bin kalıcı konut inşa edildi. Prefabrike evler ise depremden 13 yıl sonra tamamen kaldırıldı.
Depremde hasar gören camiler, güçlendirmeler yapılarak ibadete açıldı. Hasar gören ve yıkılan camilerin yanı sıra yeni ibadete açılanların birçoğunda artık betonarme minare kullanılmıyor.
Düzce Valiliği ve belediye tarafından yeni inşa edilen yapılar ise sıkı denetimlerin ardından hizmete sunuluyor ve zemin artı 4 kattan fazla inşaat izni verilmiyor.
Düzce, aradan geçen 20 yılda ekonomik, sosyal ve kültürel alanda yapılan çalışmalarla facianın acı izlerinden uzak bir görüntü sergiliyor.
Kaynak: AA