Evden çalışma yöntemini tercih eden şirketlerin, onay ve imza gerektiren süreçlerinin aksamaması için çözüm arayışına girdiğine dikkati çeken E-Güven Genel Müdürü Can Orhun, “İmza süreçlerini zamandan ve mekandan bağımsız hale getiren e-imza, kağıt tabanlı imzalama süreçlerinin yavaş ve yapısı gereği pahalı oluşu gibi dezavantajlarını ortadan kaldırıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“E-imza kullanılmadığında onay süreçlerinde gecikmeler yaşanıyor”
Orhun, elektronik sertifika ve mobil imza hizmet sağlayıcısı E-Güven tarafından geliştirilen Letsign’ın, karşılıklı imza veya onay gerektiren dokümanların tek bir platform üzerinden paylaşılmasını, dağıtılmasını ve hedef sistemlere aktarımını sağladığını belirterek, şunları kaydetti:
“LetSign ile kullanıcılar, elektronik veya mobil imza ile imza atabiliyor, dokümanlar üzerinde karşılıklı yorum yapabiliyor. İmzalama işlemi saniyeler içinde gerçekleşebiliyor. Ayrıca imzası talep edilen kişinin LetSign paketi kullanması zorunlu değil. İmza atabilmek için dokümanın bilgisayara indirilmesi ve başka bir imzalama aracına sahip olması da gerekmiyor. Hem bireysel hem de kurumsal kullanıma uygun olan LetSign, internet bağlantısı bulunan her cihazdan kolaylıkla sisteme giriş yapılarak kullanılabiliyor. LetSign yıllık maliyette yüzde 75 tasarruf olanağı sağlıyor.”
E-imza kullanım alışkanlıklarını araştıran Ipsos tarafından E-Güven için gerçekleştirilen “Elektronik İmza Kullanım Alışkanlıkları” araştırmasının sonuçlarına göre, yetkili kişiye ulaşılamaması nedeni ile onay süreçlerinde ortalama 3,5 günlük gecikmeler yaşanıyor. Katılımcıların yüzde 73’ü e-imza sonrasında imza süreçlerinin bir saatten daha az sürdüğünü belirtiyor.
“10 yılda 42 bin ağacın kesilmesi önlendi”
Öte yandan, blockchain ve e-imzayı bir arada kullanan E-Güven’in yatırımı “Plum.”ın, dijital dünyada birey ve kurumlar arasında yasal bir bağ kurulmasını sağladığını anlatan Orhun, “Dijital kişilerin gerçek olup olmadığının anlaşılmasını sağlayan ‘Plum.’ ile kimlik bilgileri doğru olsa bile, bunları gerçek kimlik sahibinin gönderip göndermediği anlaşılıyor.” diye konuştu.
Orhun, 2005 yılında e-imza kanununun yürürlüğe girmesiyle başlayan e-dönüşüm süreci sayesinde ıslak imzanın neden olduğu zaman kaybının da büyük ölçüde azaldığını belirterek, “Kağıt kullanımı nedeniyle çevreye verilen zarar büyük bir kayıp olarak görülüyordu. Bu anlamda çok değer verdiğimiz bir adım atarak ‘Yeşil Ofis’ programı şartlarını sağladık ve ‘Yeşil Ofis’ diploması aldık.” dedi.
Son 10 yılda 42 bin ağacın kesilmesini önleyerek 82 bin insanın oksijen ihtiyacını karşıladıklarına işaret eden Orhun, “Geliştirdiğimiz her çözümün, teknolojik alt yapılar kullanarak süreç yönetimlerinin kolaylaştırması kadar çevreye fayda sağlamasını da gözetiyoruz.” ifadelerini kullandı.
E-imza kullanımına yönelik çeşitli uygulamalar
E-Güven Genel Müdürü Orhun, E-Güven’in mobil çözümlerle e-imzanın kullanım alanlarını artırdığını belirterek, “Mobil cihazlar üzerinde çekilen fotoğraflara konum bilgisi ve zaman damgası ekleyerek hukuki delil niteliği oluşturulmasını sağlayan Pikzum uygulaması, hak ihlallerinin önüne geçilmesinde etkili bir çözüm olarak öne çıkıyor.” dedi.
Kanıtları cepte taşımaya olanak sağlayan uygulamanın günlük hayatta karşılaşılan olaylarda kanıt sunabilmeye yardımcı olduğuna dikkati çeken Orhun, şunları kaydetti:
“Ücretsiz bir mobil uygulama olan Pikzum ile çekilen fotoğraflar; trafik ihlalleri, kazalar, hırsızlık veya benzer olaylarda kanıt olarak kullanılabiliyor. E-Güven’in bir diğer çözümü olan Zumizum KVK uygulaması, saha operasyonlarında, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında müşterilerin kişisel bilgilerini içeren belgelerin, gizlilik şartları gözetilerek hedef sisteme aktarılması gereken bütün süreçlerde kullanılabiliyor. Ayrıca görsel veri ile bildirim sağlanması gereken süreçlerde, gizli müşteri çalışmalarında, satış ziyaretlerinin yanı sıra görsel belgeleme gerçekleştiren kurumların saha çalışmalarında uygulamadan faydalanılabiliyor.
Bilgisayar ortamındaki verilerin elektronik olarak damgalandığı zamanı ve o tarihten itibaren üzerinde hiçbir değişiklik yapılmadığını güvence altına alan Tasdix ise dijital çağdaki yaratıcı çalışmaların başka kişiler tarafından çalınmasını, kopyalanmasını veya izinsiz kullanılmasını engelliyor. 15 bini aşkın kullanıcısı bulunan Taxdix ile bugüne kadar 50 bine yakın eser koruma altına alındı.”
TRT