Sendikal Platform, hayat pahalılığındaki 2 puanlık kesintiye karşı çıkıyor. Hükümet ise ‘geçmiş maliye yönetimi tarafından yapılmış olan bir hatanın aslında düzeltildiğini’ savunuyor.
Hayat pahalılığı ödeneği tartışmaları ülke genelinde sürerken, hayat pahalılığından yüzde iki kesinti konusunu Evrenselgazete, Maliye Bakanı Olgun Amcaoğlu ile eski Maliye Bakanı Serdar Denktaş’a sordu.
Hayat Pahalılığından yüzde iki kesinti konusunun sorulduğu Maliye Bakanı Olgun Amcaoğlu, “biz bir şeyi kesmedik. Serdar Bey de dedi ki, “biz fazla verdik”, dolayısıyla onun fazla verdiğini geri aldım ben. Hatayı düzelttik. Yasa gücünde kararnameyle yapılan yanlışı ortadan kaldırdık” dedi.
“Bu yanlışı düzeltmezsek, 200 milyon bütçe açığı seneye 400 milyon bütçe açığına denk gelecek. Ve hükümetler bu bütçe açığını dolaylı vergilerle insanlardan tahsil etmek zorunda kalacak” diyen Bakan Amcaoğlu, oluşacak açıklar sonucu uygulanmak zorunda kalınacak bu vergi yansımalarından hayat pahalılığı almayan özel sektör çalışanlarının da etkileneceğini işaret etti.
Bakan Amcaoğlu, “dolaylı vergilerle insanların alım gücünün aşağıya çekilmesine müsaade etmememiz gerekir. Bu zihniyet yanlış yanlış bir zihniyettir. Hayat Pahalılığını biri kesmiyor, hayatın zamlanması noktasında hareket geliştiriyoruz. Önceki hükümet gibi ne akaryakıtı, ne elektriği zamlamadık. İnsanların alım gücünü yukarıya çekmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
HATA MI YAPTINIZ YOKSA BİLİNÇLİ Mİ?
Bunun üzerine Evrenselgazete, konuyu Maliye Bakanlığı görevinden yeni ayrılan Serdar Denktaş’a sordu. Altı ay önce fazladan uygulanmış olan hayat pahalılığı yanlışlık sonucu mu yoksa bilinçli mi uygulandığını sorusu üzerine Serdar Denktaş, “hayır hiçbir yanlışlık yoktur, bilinçli yapılmıştır. Önce dedik ki, hayat pahalılığı çok yüksek gelebilir, son üç ayı donduralım. Bunu konuştuk tüm sendikalarla anlattık ve dondurma kararını aldık. Hayat pahalılığı düşük çıkınca yüzde iki bir fazlalık kaldı. Biz de dedik ki, yüzde ikiyi düşürmenin bir anlamı yok, zaten piyasa daralmış durumda, normal hayat pahalılığının yüzde iki fazlasını memur harcadığında bu para piyasaya yansıyacak. Bunu yaptık. Üstünden birkaç ay geçtikten sonra da vergi dilimlerinde yaptığımız düzenlemeyle de bunun bir kısmı zaten tasarruf olarak devlette kaldı. Yani herhangi bir hata yoktur, kendileri şimdi bir kesinti yapma durumuyla karşı karşıyadır. Ona bir bahane uyduruyorlar. Geçmişte bizim fazla verdiğimizi alacaklar diye bir şey yoktur. Yasaya göre hayat pahalılığı yılda iki kez uygulanır. Dolayısıyla bunu Temmuz maaşlarına da yansıtmak zorunluluğu vardır. Tasarruf yapacaksan başka yerden yap ama herhalde böyle bir şey talep edildi kendilerinden, bahane olarak da geçmişte fazla verdiğimiz ödeneği buldular” dedi.
Serdar Denktaş’ın “ben de görevde kalsam Temmuz ayında ben de kesintiye gidecektim” dediği iddia edildi. Bunun sorulması üzerine de Serdar Denktaş, “ben öyle bir şey söylemedim” dedi.
“Maliye Bakanı ihtiyaç duyduğu anda belli tedbirler alır. O tedbirlerin nedeni içerideki nakit sıkıntısı olabilir, bunların yaptığı yanlış, geçmişte yanlış hesaplama yapıldı ve yüzde iki fazla verildi onu geri alıyorum açıklamasıdır” diyen Serdar Denktaş, “kesinti yapılacaksa çıkıp sendikalara denilsin ki mali durum yeterli değildir, gelin bir kesinti yapalım. Ki ben sendikalarla görüşmeye başlamıştım, Türkiye’den para gelmeyecekse gerekli tedbirleri hep birlikte almamız gerekir diye. Şimdi 100 milyon tasarruf yapsın diye bir bahane yaratacak. O bahaneyi geçmişte benim verdiğim bir karara bağlıyor, bu yanlıştır bunu kabul etmem. Biz hatalı bir işlem yapmadık, bilerek attığımız her adımın da arkasında durmaktayız” diye konuştu.
Sendikaların yasal yola başvurmaları halinde yargı kararının ne olacağı öngörüsünün de sorulduğu Serdar Denktaş, “geri ödemekle karşı karşıya kalabilirler, ama ödemeyeceklerdir ve o da kalacak bizim başımıza. Günü gelince nasıl ki emeklilerin 12 milyonunu 7 yıl sonra ben ödemek zorunda kaldım, yine aynı şekilde günü gelince biz geleceğiz iktidara ve dönüp biz ödemek zorunda kalabiliriz” dedi.