İsrail, son günlerde peş peşe Lübnan ve Suriye’de Hizbullah, Irak’ta ise İran destekli Haşdi Şabi noktalarını hedef alıyor.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu yönetiminin gerekçesi belli: “İran saldırılarını engellemek”.
Netanyahu, İran destekli Kudüs Tugayları’nın patlayıcı taşıyan insansız hava araçlarıyla (İHA) “Golan Tepeleri’nde yaşayan İsraillileri öldürmek için Suriye’ye özel birlik gönderdiğini” öne sürdü, İsrail ordusunun, hava saldırıları düzenleyip bu planı önlediğini iddia etti.
Netanyahu, “topraklarının İsrail’e düzenlenecek saldırılarda kullanılmasına izin veren her ülke sonuçlarına katlanacak” ifadeleriyle tehditler de savurdu. Hedefinde, Beşşar Esed rejimi vardı.
İsrail-Lübnan sınırı da hareketli.
Her ne kadar iddialar birbirini kovalayıp saldırılar resmen üstlenilmese de tüm göstergeler İsrail’i işaret ediyor.
İsrail’in Lübnan, Irak ve Suriye’deki son hava saldırılarına bakalım.
24 Ağustos’ta hedef, Suriye’nin Dera kentiydi. Drone deposu vuruldu. 1’i İranlı, 2’si Hizbullah üyesi 5 kişi hayatını kaybetti.
25 Ağustos’ta da drone saldırıları yapıldı. Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta, İsrail yapımı mühimmat yüklü 2 drone saldırısı düzenlendi. Hizbullah İletişim Merkezi ciddi hasar gördü. Beyrut, Hizbullah’ın kalesi olarak biliniyor.
26 Ağustos’ta Kusaya saldırısı oldu. Lübnan’ın Bekaa bölgesindeki Filistin Kurtuluş Hareketi Cephesi Karargahı’na düzenlenen saldırıda ölü, yaralı yok.
İran destekli Haşdi Şabi noktaları hedef alındı
Ve Irak…
19 Temmuz’da Şuheda Askeri Kampı hedefteydi. İnsansız hava araçlarıyla düzenlenen saldırıda, silah deposu ve Haşdi Şabi Askeri Eğitim Merkezi vuruldu. Art arda meydana gelen patlamalarda 2 kişi yaralandı, bazı İran Devrim Muhafızları (DMO) ve Hizbullah üyeleri hayatını kaybetti. Tahran yönetiminden konuyla ilgili resmi açıklama gelmedi.
İran’a yakın Haşdi Şabi çatısı altındaki gruplara yönelik ilk hava saldırısı buydu. Şuheda Askeri Kampı, Salahaddin vilayetinin Amirli nahiyesindeki Türkmen Tugayı’nın konuşlandığı bir kamp.
Şuheda Kampı’nda zaman zaman Irak Hizbullahı milisleri ve İranlı askeri yetkililerin konuşlandığı, mühimmat deposunda ise İran yapımı balistik füzelerin olduğu iddia edilmişti.
İran sınırına yakın Eşref Kampı stratejik önemde
Irak’ın başkenti Bağdat’ın kuzeydoğusunda, İran sınırındaki Diyala kentinde bulunan ve kent merkezine 40 kilometre uzaklıktaki Eşref Kampı’nda ise, 28 Temmuz’da İHA’larla Halis Silah Deposu ve Bedir Tugayları Karargahı’na saldırı düzenlendi. 40’a yakın kişi hayatını kaybetti.
Stratejik öneme sahip Eşref Kampı’nda Haşdi Şabi’nin mühimmat depoları var.
İran’ın füze rampalarının bulunduğu bir depo Eşref Kampı.
Bir dönem İran’a muhalif Halkın Mücahitleri Örgütü’nün konuşlandığı geniş bir araziye sahip kamp, İran sınırına yalnızca 80 kilometre mesafede.
Büyük cephanelikler vardı
12 Ağustos’taki saldırıların merkezi Sakr (Şahin) Askeri Kampı’ydı. Bağdat Silah Deposu, Federal Polis ve Haşdi Şabi Karargahı vuruldu. Yerel kaynaklara göre, 2’si polis, 4’ü Haşdi Şabi üyesi 13 kişi hayatını kaybetti. Irak Sağlık Bakanlığı, saldırı nedeniyle cephanelikte meydana gelen patlamada 1 kişinin öldüğünü, 29 kişinin yaralandığını açıkladı. Ölen ve yaralananların Haşdi Şabi mensubu olup olmadığına dair bir bilgi paylaşmaktan kaçınıldı.
Bağdat’ın El-Dora bölgesinde yer alan Sakr Askeri Kampı’nı Haşdi Şabi kullanıyor ve bu kamp, büyük bir cephaneliğe sahip.
Irak’ın en büyük askeri hava üssü Beled’de ise 20 Ağustos’ta, Ketaib İmam Ali Bölüğü yakınlarında saldırı oldu. Ketaib İmam Ali Birliğinin, Haşdi Şabi çatısı altında konuşlandığı Beled Askeri Hava Üssü yakınlarındaki üssün cephaneliğinde art arda patlamalar meydana geldi. Mühimmat, cephanelik ve nakliye konteynerleri imha edildi.
Askeri uçuş izinleri iptal edildikten 5 gün sonra vuruldu
Haşdi Şabi’nin bir diğer karargahına düzenlenen bu saldırı, Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi’nin askeri uçuş izinlerini iptal kararından sadece 5 gün sonra düzenlendi.
Irak’ın Suriye sınırındaki Anbar eyaletine bağlı Kaim ilçesinde de, 25 Ağustos’ta İran destekli Haşdi Şabi 45. Tugay Konvoyu hedef alındı. 2 ila 10 Haşdi Şabi üyesi hayatını kaybetti.
Ketaib Hizbullah, Irak’ta Haşdi Şabi çatısı altında yer alıyor.
Netanyahu: İran dokunulmaz değil
İsrail Başbakanı Netanyahu, Ukranya’nın başkenti Kiev’de gazetecilerin, İsrail’in temmuz ayında Irak’taki İran’a ait askeri hedefleri vurduğu yönündeki sorusuna, “İran hiçbir yerde dokunulmaz değildir” cevabını verdi.
İran ise, Suriye’deki mevzilerinin İsrail tarafından hedef alındığını reddediyor.
“ABD’den istihbarat ve hava desteği” iddiası
İsrail’in Irak’taki İran’a yakın Haşdi Şabi üslerini, ABD’den aldığı istihbarat ve hava desteğiyle vurduğu da iddia edildi.
Bu iddiayı, Irak Meclisi Güvenlik ve Savunma Komisyonu Üyesi Kerim İleyvi, yerel medyaya yaptığı açıklamada dillendirdi.
İleyvi, Haşdi Şabi çatısı altındaki Bedir Tugayları Komutanı Hadi Amıri liderliğindeki Fetih Koalisyonu Milletvekili.
Haşdi Şabi açıklama yaptı
Haşdi Şabi Heyet Başkan Yardımcısı ve İran’a yakın Iraklı komutanlardan Ebu Mehdi Mühendis de yazılı açıklama yaparak, hava saldırılarından ABD’yi sorumlu tuttu. Bu yıl içinde İsrail’e ait 4 İHA’nın Azerbaycan üzerinden ülke hava sahasına girdiğini belirten Haşdi Şabi yetkilisi, İHA’ların ABD filosunda görüldüğünü ve üsler üzerinde sortiler yaptığını savundu.
Bağdat yönetiminin, İsrail’e ait insansız hava araçlarının Irak’taki İran yanlısı milis grupları vurmak için Suriye’de ABD ve ABD’nin desteklediği terör örgütü YPG/PKK kontrolündeki bölgeden (Fırat’ın doğusu) havalandığına dair suçlamaları da vardı.
ABD yalanladı
ABD, iddiaları “yanlış, yanıltıcı ve rahatsız edici” bulduğunu belirterek reddetti. ABD’nin, Irak’ın egemenliğini desteklediği vurgulandı, “Ve soruşturmada iş birliği yapıyoruz” denildi.
Lübnan cephesi de ısınıyor
İsrail’in, Hizbullah’ın kalesine insansız hava araçları göndermesi, İran cephesinden sonra Lübnan’ın da ısındığını gösteriyor.
Lübnan Hizbullahı Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, bundan sonra Lübnan hava sahasına giren İsrail insansız hava araçlarını düşürmeye çalışacaklarını söyledi.
Lübnan Başbakanı Saad el-Hariri de ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile telefonda görüştü.
Bir telefon görüşmesi de Netanyahu ile Pompeo arasında oldu. ABD’den, İsrail’in arkasında olduklarına yönelik mesajlar geldi.
“Tel Aviv ve Hayfa’yı haritadan sileriz”
Saldırıları ve açıklamaları biraz daha geriye götürmekte fayda var.
ABD’nin terör örgütleri listesine aldığı İran Devrim Muhafızları Komutanlarından Yadullah Cavani şubat ayında, “ABD bize saldırırsa, biz de Tel Aviv ve Hayfa’yı haritadan sileriz” açıklamasını yapmıştı.
“Kutladıkları devrimin son yıl dönümü olabilir”
Netanyahu’nun bu açıklamaya cevabı, “İran, Tel Aviv ve Hayfa’yı yok etmeyi deneme hatasını yaparsa, bu onların kutladığı devrimin son yıl dönümü olabilir” olmuştu.
Bu peşi sıra gelen tehditler, İran’da İslam Devrimi’nin 40. yıl dönümü kutlamalarına denk düşmüştü.
Daha öncesinde ise, Tel Aviv merkezli düşünce kuruluşu Ulusal Güvenlik Enstitüsünün (INSS) bir raporu vardı.
Buna göre İsrail, Tahran’ın Suriye’deki varlığını sonlandırmak için İran’a girme gereksinimi duyabilecekti.
Kaynak: İran Araştırmaları Merkezi, IRNA, Reuters, AA
Grafik: Şeyma Özkaynak