Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, BRT’de yayınlanan ’45 +’ programına katılarak önemli açıklamalarda bulundu.
Özersay, ülkemize yararı olmayan bir gerginlik yaşandığına işaret ederek böylesi dönemlerin kutuplaşmaya da neden olduğunu kaydetti.
Ülkenin yaşanılan siyasi huzursuzluk nedeniyle zaman kaybettiğine dikkati çeken Özersay bunu tercih etmediklerini; herkesin enerjisini ülke yararına harcaması gerektiği temennisinde bulundu.
Devlet yönetiminde bulunan herkesin eleştirilebileceğini düşündüğünü belirten Özersay “Bir ülkede bir bakan ya da başbakan eleştirilebilir, bu çok normal bir durumdur. Attığımız adımlara ya da atmadığımız adımlara yönelik de eleştiri alabiliriz. Aynı şey Cumhurbaşkanı için de geçerli ancak Cumhurbaşkanı eleştirildiğinde çok farklı bir atmosfer yaratılıyor” dedi.
Özersay, Siyasette herkesin eleştiri yapabileceğini ancak eleştiri hakkı kullanıldığı için kimsenin Cumhurbaşkanlığı makamını zedeleyici söylemlerde bulunmaması gerektiğini belirterek, “Ben Akıncı’yı eleştirdim diye birisi bundan hareketle Cumhurbaşkanlığı makamını zedeleyecek şeyler söylememeli, bunu kabul etmem” dedi.
Son dönemde yaşanan siyasi gerilimde tartışmanın farklı noktalara çekildiğini sözlerine ekleyen Özersay “Tartışma öyle bir noktaya geldi ki, Türkiye’den bir kesim Kıbrıslı Türklere hakarete varan söylemlerde bulunmaya başladı. Bu da kabul edilmezdir” dedi.
“Tek bir devletle ilişkimiz var bu ilişkiyi de sağlıklı bir şekilde sürdüremiyoruz” diyen Özersay ” Sayın Cumhurbaşkanı son açıklamasında yanlış anlaşıldığını söyledi. Açıklaması yanlış anlaşılmaya mahal verebilecek bir açıklamaydı. Duygusal ve sıcak olan hassas bir konuda devletin başı olan Sayın Cumhurbaşkanı’nın çok daha net yoruma açık olmayan tespitlerde bulunması gerekirdi” dedi.
Cumhurbaşkanı Akıncı’nın Barış Pınarı Harekatı ile ilgili olarak söylemlerine dikkat çeken Özersay “Bir süre önce Afrin Operasyonu ile ilgili olarak destek beyanında bulunmuştu. Şimdi destek beyanında bulunmak istemeyebilir ancak Kıbrıslı Türklerin büyük çoğunluğu bu operasyonun da desteklenmesini olumlu bulur” diye konuştu.
Akıncı’nın kuzey Suriye’deki askeri operasyon öncesinde diplomasi ve diyalog yolu denenmeliydi şeklindeki bir yaklaşımı olduğuna işaret eden Özersay “Aslında bu denenmiştir. Denenmemiş gibi bir hava ortaya çıkarmak doğru değil. Türkiye gerek ABD ve gerekse Rusya ile bu konuda diplomasiyi denedi ve çalıştırdı” dedi.
Cumhurbaşkanı Akıncı’nın Barış Pınarı Harekatı ile ilgili olarak yaptıpğı açıklamaların ardından tartışmanın olmaması gereken bir noktaya ilerlediğini söyleyen Özersay böylesi dönemlerde konjektörü göz önünde tutarak açıklama yapılması gerektiğini düşündüğünü anlattı.
“Evet herkes barış ister, herkes insanların ölmesini istemez. Bu barışı isterken bunu kan üzerinden tarif etmek ve kan edebiyatı üzerinden gitmek yanlıştı” şeklinde konuşan Özersay Türkiye ile ilişkilerin gergin olmayacak şekilde kurulabileceğine vurgu yaptı.
Özersay, Türkiye hükümetleri ile farklı düşünülen noktaların olabileceğine dikkati çekerek bunlardan birinin eğitimde laiklik olduğunu kaydetti, “Türkiye hükümetinin belli bazı konularda örneğin laiklik konusunda bizden daha farklı bir yaklaşımı vardır. Zaman zaman bizim de Türkiye hükümetin uzlaşmadığı noktalar olur. Ve çıkış yolu bulmaya çalışırız. Ancak bu konu (barış Pınarı Harekatı) öyle değildi. Bu konuda daha hassas davranılması gerekirdi” dedi.