Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda Rum yönetiminin tek yanlı kararla kapattığı dört sınırı kapısı, kapıların açılması için yapılan eylemler ve koronavirüs konuları gündeme geldi.
Meclis’in bugün saat 11.40’da Teberrüken Uluçay başkanlığında başlayan toplantısında, gündemdeki tasarılar yanında güncel konular da konuşuldu.
İlk olarak Sigorta Hizmetler (Düzenleme ve Denetim) (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın komitede ivedilikle görüşülmesine ilişkin tezkeresi, Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Kurumu 2020 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısının Genel Kurul’da üçüncü görüşmesine ilişkin tezkeresi, Sabit Kıymetlerin Güncellenmesi ve Birikmiş Kamu Alacaklarının Tahsiline İlişkin İndirimli Mali Düzenleme Yasa Tasarısı’nın Genel Kurul’da üçünü görüşmesine ilişkin tezkeresi ile Ceza (Değişiklik) Yasa Önerisi’nin üçünü görüşmesine ilişkin tezkeresi kabul edildi.
Daha sonra kürsüye gelen Sağlık Bakanı Ali Pilli, “Özyiğit’in koronavirüse karşı hiçbir önlem alınmadığını söylemesini şiddetle kınıyorum” dedi.
Dünya Sağlık Örgütü’nün açıklamalarına paralel bakanlığın hazırlıklara başladığını, paydaşlarla toplantılar yapıldığını ve kararlar alındığını dile getiren Pilli, “Dünyayı takip ediyoruz. Gün itibariyle rakamlar nedir, sürekli takip ediyoruz” dedi.
Pilli, Ercan Havalimanı’na termal kamera konulduğunu, izolasyon odası hazırlandığını, rehber ve ambulans hizmetlerinin nasıl olacağının ayarlandığını söyleyerek, hastaneye yoğun bakım içeren karantina odası kurulduğunu, telefon numaraları belirlendiğini, iki toplumlu komitenin toplandığını, havalimanlarında bilgilendirme ve sorgulama formları hazırlandığını söyledi.
Sınır kapılarının kapatılması kararının tamamen siyasi bir karar olduğunu belirten Pilli, İki Toplumlu Sağlık Komitesi’nde de bu yönde bir karar alınmadığını ifade etti.
Pilli, ada ülkesi olunduğundan virüsün ancak limanlardan girebileceğini dolayısıyla gerekli tüm tedbirlerin alındığını ve alınan tedbirlerin de giderek artırıldığını kaydetti.
Pilli, istihdamların, siyaset güdülmeden kişilerin ülkeye girişlerinin kontrol edilmesi noktasında kullanılacağını söyledi.
Pilli, “Tüm tedbirleri aldık, almaya devam diyoruz. Sağlık politikaya karıştırılmamalı” dedi.
Ülkede koronavirüs tespit edilmiş bir vaka olmadığını söyleyen Pilli, İran ve İtalya’dan gelecek öğrenciler için de tedbirler alındığını kaydetti.
Sınır kapılarında da ateş ölçecek gerekli müdahaleyi yapacak ekiplerin ve teknik malzemelerin de belirlendiğini belirten Sağlık Bakanı Pilli, bir otel tespit edildiğini ve şüpheli kişilerin orada ağırlanacağını söyledi.
Türkiye ile iletişim içinde olduklarını, hızlı test sonucu belirleyecek teknik cihazları da aldıklarını dile getiren Pilli, halkın ve sağlık personeline yönelik her türlü tedbirin alındığını kaydetti.
Pilli, çeşitli riskli ülkelerden gelen KKTC vatandaşlarına yönelik neler yapıldığına ilişkin bir soruya verdiği yanıtta, bu kişilerin kendi evlerinde izole edilmesi tavsiyesinde bulundu.
Pilli, havalimanı dışında Girne ve Gazimağusa limanlarında baştan beri termal kamera kurulduğunu ve eğitimli personel de bulunduğunu kaydetti.
TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, 62. madde tahtında söz alarak iki toplum arasındaki kapıların koronavirüs nedeniyle kapatılmasına yönelik bir komite önerisi bulunmadığını buna rağmen kapıların kapatılmasını eleştirdi.
Havalimanları ve limanlarda gerekli tedbirlerin alınıp alınmadığından emin olmadığını dile getiren Özyiğit, daha sıkı tedbirler alınması gerektiğini belirtti.
Özyiğit, kapıların tek taraflı kapatılmasına karşı olduklarını söyleyerek, Cumhurbaşkanı ve Lefkoşa Türk Belediye Başkanı’nın temaslarını anlatarak, Meclis’ten de bir heyetin Brüksel’e gidip konuyu anlatması gerektiğini belirtti.
Özyiğit, kapıların kapanmasını toplumlar arası yeni gerginliklere yol açmamasını diledi.
Hükümetin münhalsiz ve sınavsız istihdam yaptığını söyleyerek, bu konuda kamuoyuna açıklama yapılmasını istedi.
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan, deniz ve havalimanlarından ülkeye giren yolcuların seyahat bilgilerinin Sağlık Bakanlığı’na ulaştırıldığını, transit olup olmadığı, nereden geldiğinin bilgi dahlinde olduğunu belirtti.
CTP Milletvekili Asım Akansoy, sınır kapılarının kapatılmasının gerekçesinin koronavirüs olmadığını belirtti.
Sınır kapılarının açılmasına yönelik eylemlere değinen Akansoy, Rum polisinin orantısız güç kullanmasının farklı mesajlar içerdiğini söyledi.
Akansoy, BM Güvenlik Konseyi kararlarına rağmen Maraş’ın Türk tarafı tarafından gündeme getirilmesine karşı Rum tarafının Lokmacı sınır kapısının kapattığını ve bunun ekonomiye zarar verdiğini söyledi.
Akansoy, Rum lider Nikos Anastasiadis’in tutumunun kabul edilemeyeceğini vurgulayarak, kapıların kapsamlı çözüme dönük birer unsur olduğunu kaydetti.
Rum tarafının Türkiye Yunanistan sınıra asker göndermişinin de tahrikkâr bir adım olduğunu dile getiren Akansoy, bu noktada Cumhurbaşkanının olağanüstü hal ilan ederek BM, AB ve Anastasiadis’i uyarması gerektiğini belirtti.
Asım Akansoy, Dışişleri Bakanı, Başbakan ve Cumhurbaşkanının bir araya gelerek bu konuyu gündeme getirmesi gerektiğini ifade etti.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay da Rum tarafının sınır kapılarını kapatması konusunda söz aldı.
BM’nin bu sabah itibariyle gösteri yapılacağı için Lokmacı’dan Türk tarafından güneye geçişleri durdurmasını istediğini söyleyen Özersay, buna karşı çıktıklarını ve yanlışa yanlışla cevap verilemeyeceğini söylediklerini anlattı.
Özersay, daha sonra BM askerinin, BM ile daha önce Lokmacı’da nerenin kimin kontrolünde olduğuna yönelik anlaşmalara aykırı olarak Kıbrıs Türk bölgesine girdiğini ve Kıbrıs Türk polisi tarafından oradan uzaklaştırıldığını belirterek, bunun kabul edilemez olduğunu söyledi.
BM’nin bir süre önce yaptığı resmi açıklamada kapıların kimin tarafından kapatıldığını dahi söylemek istememesini eleştiren Özersay, Rum tarafının kapattığını söylemekten kaçınılmasının doğru olmadığını vurguladı.
Özersay, BM Genel Sekreteri’nin bu konuda uyarıda bulunması yönünde uyarı yaptıklarını kaydetti.
AB’nin mülteci meselesinde Kıbrıs Rum kesiminin bir tehdit altında olduğu, bu nedenle kapıları kapatılabileceğini ima etmesine izin verilmemesi gerektiğini söyleyen Özersay, amacın ekonomik olduğuna inandığını belirtti.
Özersay, “Bir an için varsayalım ki geçişlerde Kıbrıs Türk tarafı, vatandaşlarına etnik kökene göre ayrımcılık yapıldığına yönelik bir düşünce ile kapıları kapatsaydı nasıl bir tepkiyle karşılaşırdık?.. Bunu düşünmek gerekir” dedi.
Özersay, Akansoy’un, sınır kapılarının kapatılmasını, Maraş’ın açılmasına yönelik adımlara bağlaması düşüncesinin doğru olmadığını söyleyerek, “İyi niyetli olmanıza ve yanlış yapıyor olduğunu söylemenize rağmen Anastasiadis’e gerekçe sunmanız doğru değil” dedi.
Özersay, incelendiğinde Akansoy’un bakış açısının kronolojik olarak belli bir mantığa oturamadığını söyledi.
İki yıldan beri Kıbrıs Rum siyasi liderliğinin Kuzeyin ekonomisine darbe vurmaya yönelik politika uyguladığını kaydeden Kudret Özersay, bunun şimdi değil uzun zamandan beri devam ettiğini, turistlere, akaryakıta yönelik adımlar atmaya çalıştığını belirtti.
Özersay, Kıbrıs Rum siyasi liderinin bu tavrına bahane yaratılmasına izin verilmemesini istedi.
Özersay, “Bu konuda kendi kendimize suçlar bir taraf olmaktansa, Rum tarafının yanlışının altını çizip ön plana çıkmasını sağlayalım. Aksi takdirde sizin bu söylemleriniz onlar için siyasi bir malzeme halin geliyor” dedi.
Özersay: BM, bizden Lokmacı’yı kapatmamızı istedi