Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yapılan çalışmalarla, geçen yıl 2 bin 450 olan doğal sit alanı sayısı 2 bin 572’ye, 2 milyon 458 bin 749 hektar olan özel çevre koruma bölgesi de 2 milyon 583 bin 785 hektara yükseldi.
Türkiye’de sit alanları 2011 yılına kadar birinci, ikinci ve üçüncü derece doğal sit alanı olmak üzere üç statüde değerlendiriliyordu ve bu alanlarda koruma, kullanma koşulları ilke kararıyla belirleniyordu.
Tüm sit alanlarında 2011 yılından itibaren uluslararası kriterler gözetilerek yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda bu ayrım “Kesin Korunacak Hassas Alan”, “Nitelikli Doğal Koruma Alanı” ve “Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı” olarak değiştirildi. Bu alanlarda koruma ve kullanma koşulları 2012’de çıkarılan yönetmelik ve ilke kararlarıyla tespit edildi.
Bakanlığın yeni yayınladığı ilke kararı ile Kesin Korunacak Hassas Alan’da hiçbir şekilde yapılaşmaya izin verilmeyeceği karara bağlanırken, Nitelikli Doğal Koruma Alanı’nda sadece günübirlik ve kamping kullanımları, Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı’nda ise düşük yoğunluklu kullanım kararlaştırıldı.
Korunan alanlardaki yapılaşmaya sınırlama
Yeni ilke kararıyla Nitelikli Doğal Koruma Alanı statüsünde bulunan doğal sit alanlarında bulunan kamping alanları için imar planı şartı getirildi ve bu alanlarda “Tekil Konaklama Üniteleri” yapılmaması kararı verildi.
İlke kararıyla her parselin kamping alanı olarak talep edilmesinin de önüne geçen Bakanlık, en küçük parsel büyüklüğünü 10 bin metrekare olarak belirledi.
Yeni ilke kararı ile en az 10 bin metrekare olarak planlanabilecek kamping alanları 50 kampçı ünitesinden az olamayacak ve tüm kamping alanlarında 150 kampçı ünitesinden fazla uygulama yapılamayacak.
Doğal yapının da korunması sağlanacak
Bu alanlardaki en fazla bungalov sayısı da 30 adeti geçemeyecek. Her bir bungalovda bölge dokusuna uygun malzeme kullanılacak ve en fazla 45 metrekare taban alanı ve yükseklik en fazla 4,5 metre olacak. Bakanlık, yeni ilke kararı ile Nitelikli Doğal Koruma Alanı’nda kısıtlamaya giderek doğal yapının korunmasını da sağlamış oldu.
Bakanlık, ayrıca, yeni ilke kararı ile Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım alanlarında yapılan madencilik faaliyetlerine “TVK Bölge Komisyonları tarafından belirlenerek izin verilebileceği hükmü” getirerek, sitlerde madencilik faaliyetlerini kısıtladı.
Akdamar Adası, Kelebekler Vadisi’nde bungalov imkansız
Muğla Kelebekler Vadisi ve Antalya Kaş Saklıkent Kanyonu’nun tamamını Kesin Korunacak Hassas Alan ilan eden bakanlık, bu bölgelerde yapılaşmanın önüne geçti.
Muğla Gökova doğal sit alanı Nitelikli Doğal Koruma Alanı ve Tarımsal Sit Alanı ilan edilerek, bölgede bungalov, çadır, kamping gibi herhangi bir faaliyet yapılması önlendi.
Van Akdamar Adası’nda birinci derece arkeolojik sit alanında bulunan kilisenin yer aldığı alanı Nitelikli Doğal Koruma Alanı olarak belirleyen bakanlık, adanın kalan kısmını da Kesin Korunacak Hassas Alan ilan ederek bölgede bungalov, çadır, kamping gibi faaliyetlerin yapılmasını engelledi.
Kaynak: AA
