Rize Emniyet Müdürü Altuğ Verdi’yi 11 Aralık 2018 tarihinde makamında şehit eden polis memuru İsmail Hakkı Sarıcaoğlu’nun yargılanmasına bugün başlanırken, ilk duruşması tamamlandı.
Rize Ağır Ceza Mahkemesinde Ağır Ceza Başkanı Adem Amaç başkanlığındaki duruşmanın öğleden sonraki bölümünde sanığın avukatı Mehmet Şentürk olay esnasında ve sonrasında yaşananların etkilemiş olabileceği gerekçesiyle sanığın ilgili sağlık kuruluşlarından akıl sağlığı ile ilgili rapor alınmasını talep etti.
Sanık polis memuru İsmail Hakkı Sarıcaoğlu, son cümlesinde “Böyle bir şey yaşanmasını istemezdik söyleyecek bir şey yok” ifadelerini kullandı.
Sanık ilk sorgusunda şehit emniyet müdürünün olay sırasında silahından tuttuğu ifadesinin hatırlatılması üzerine duruşmada ise “Görmedim sadece öyle bir şey hissettim. Sorguda yönlendirildiğimi düşünüyorum. Görmedim hissettim” dedi.
Rize Ağır Ceza Mahkemesi tarafından davaya katılmayan tarafların zorla getirilmesine, sanığın akli sağlık raporu için Adli Tıp Kurumuna sevkine ve sanığın tutukluğunun devamına karar verildi. Mahkeme 21 Kasım 2019 günü saat 15.00’e ertelendi.
40 yıla kadar hapsi isteniyor
Sarıcaoğlu hakkında ‘Tasarlayarak kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürme ve tasarlayarak 2 kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 40 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Rize Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen çok yönlü soruşturma kapsamında 41 sayfalık bir iddianame hazırlanmıştı. İddianamede, tutuklu polis Sarıcaoğlu’nun yanı sıra olay yerindeki tüm memurların ifadeleri alınarak, cep telefonu ve kamera kayıtları incelenmişti.
MİT, Emniyet ve Jandarma İstihbarat tarafından yapılan araştırmalarda saldırgan İsmail Hakkı Sarıcaoğlu’nun geçmişi de mercek altına alınarak detaylı inceleme yapıldı. Soruşturma kapsamında ayrıca sadece Sarıcaoğlu değil, çevresinin cep telefonu kayıtları, kendisi ve eşinin banka hesap bilgilerinin yanı sıra eğitim gördüğü okullar, kaldığı yurtlar ve gittiği dershaneler ile sosyal medya paylaşımları da tek tek detaylı olarak incelendi. Sarıoğlu’nun öğrencilik yıllarından komşularına kadar, sosyal medya hesaplarındaki arkadaşları da olmak üzere temas ettiği 500’ün üzerinde kişinin ifadesi alındı.
Soruşturma neticesinde FETÖ/PDY örgütü ile bağlantısı tespit edilemeyen Sarıcaoğlu’nun örgüt tarafından hazırlanan listede ’örgütün etki alanı dışındaki kişiler’ kategorisinde gösterilerek fişlendiği belirlendi. Saldırgan polis memurunun cep telefonunun teknik incelemesinde ise saldırıyı önceden tasarladığına dair önemli bulgulara ulaşıldığı öğrenildi. Sarıcaoğlu’nun saldırıdan birkaç saat önce telefonundan ’Adaletle hükmetmeyenin cezası nedir’ şeklinde 10 kez arama yaptığı tespit edildi. Saldırganın olaydan birkaç gün önce ise polis merkezindeki bilgisayarından ’Birilerine zarar verme isteği’ yazarak internet tarayıcısında arama yaptığı da iddianamede yer aldı.
Kendi kendine SMS atmış
Kendisine ait cep telefonu ile kendi kendine SMS’ler gönderen Sarıcaoğlu’nun düşündüklerini SMS vasıtasıyla not aldığı anlaşıldı. SMS’lerde ise “Bu konuyla ilgili psikolog, psikiyatrist neyse durumumu öğrenip raporlamayı ve ilk olarak Ercan’dan başlayarak kimin hakkında suç duyurusunda bulunmam gerektiğine karar vereceğim’, “İki kulvarda mücadeleye çıkacağız”, “Zorbalıkta kimleri cezalandıracağıma görüşmeler sonucunda karar vereceğim”, “Oyunu açık oynama ve sonuna kadar gitme kararımı teyit ediyor ve oyunu genişletiyorum. Bu konu ile ilgili benim haberim yoktu gibi, bilseydik gibi kimseye bahane bırakmayıp, sorumluluğunu yüklüyorum” ifadelerine yer veren Sarıcaoğlu’nun tayin talebinin reddi halinde sorumluları cezalandırma düşüncesi ile silahlı saldırı olayını planlayarak nasıl gerçekleştireceğini önceden tasarladığı kendisine gönderdiği not niteliğindeki SMS’ler ile ortaya çıkartılmış oldu.
İddianamede yer alan ifadesinde RTEÜ İnşaat Bölümünde gündüz okuyup gece çalışmak istediğini ve bu nedenle Derepazarı ilçesinden il merkezine tayin istediği ve bu gerçekleşmeyince cinayeti işlediği belirlendi.
Kaynak: İHA