Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, son günlerde yaşanan döviz artışından halkın en az şekilde etkilenmesi için bir takım kararlar alınabileceğini söyledi. Tatar, Cumhurbaşkanlığının bu kararların alınmasında hükümete destek verebileceğini belirtti.
Dövizde yaşanan artışın alım gücünü etkilediğini, ancak döviz artışlarının bir yerde bir dengeye oturduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Bunun için elbette hükümetler, belki de bizim desteğimiz ile de, ne gibi kararlar alınabilir ki dövizin bu şekilde artışı genel halk kitlelerini en az şekilde etkilesin diye konuşulabilir. Biz de bunun öncülüğünü yapabiliriz, ki zaten yapıyoruz” diye konuştu.
Halka “karamsar” ve “umutsuz” olmama çağrısında bulunan Cumhurbaşkanı Tatar, “Ama tabii ki çok da karamsar ve çok da umutsuz olmamak lazım, çünkü netice itibarıyla bir devlet var, bu devleti yönetenler var, bu devletin iş dünyası, çiftçisi, hayvancısı, tarımcısı var… Her türlü sektör bir araya gelmek suretiyle bütün bu sıkıntıların aşılması için herkes elini vicdanına koyup, herkes kendine düşen fedakarlığı yaparak bu süreci yönetmek durumundayız” dedi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Başbakan Ersan Saner hükümetinin istifasının ardından yeni hükümetin oluşumuna yönelik olarak Meclis’teki siyasi parti liderleri ile geçen hafta yaptığı görüşmelerin ardından bugün de Meclis’te yer alan bağımsız milletvekilleri ile bir araya geldi.
Bağımsız milletvekilleri Hasan Topal, Mesut Genç, Hasan Büyükoğlu’nu kabulünün ardından basına açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Tatar, yeni hükümet oluşumu ve erken seçim yanı sıra ülkenin ekonomik durumuna ilişkin de birtakım değerlendirmelerde bulundu.
“DÖVİZİN BU ŞEKİLDE ARTIŞININ HALKI EN AZ ŞEKİLDE ETKİLEMESİ İÇİN BAZI KARARLAR ALINABİLİR”
Cumhurbaşkanı Tatar, ülkedeki ekonomik durumla ilgili bir takım tartışmaların devam etmekte olduğuna işaret ederek, “Dünyada da büyük bir sıkıntı var. Dünyada pahalılık, dünyada farklı dengelerin ortaya çıkması için büyük ülkeler arasında verilen mücadele… Dövizin artması alım gücünü etkilemektedir, ama bu ülke çok döviz artışları gördü. Bu döviz artışları da bir yerde bir dengeye oturur. Elbette hükümetler oturup, belki de bizim desteğimiz ile de birlikte, ne gibi kararlar alınabilir ki bu dövizin bu şekilde artışı genel halk kitlelerini en az şekilde etkilesin… Tüm bunlar konuşulabilir. Biz de bunun öncülüğünü yapabiliriz ki zaten yapıyoruz” diye konuştu.
“HERKESİN KENDİ ÜZERİNE DÜŞEN FEDAKARLIĞI YAPARAK BU SÜRECİ YÖNETMEK DURUMUNDAYIZ”
Cumhurbaşkanı Tatar, “Ama tabii ki çok da karamsar ve çok da umutsuz olmamak lazım, çünkü netice itibarıyla bir devlet var, bu devleti yönetenler var, bu devletin iş dünyası, çiftçisi, hayvancısı, tarımcısı var… Her türlü sektör bir araya gelmek suretiyle bütün bu sıkıntıların aşılması için herkes elini vicdanına koyup, herkes kendine düşen fedakarlığı yaparak bu süreci yönetmek durumundayız” dedi.
“BURADAKİ TURİSTİN DE ÖĞRENCİNİN DE EN BÜYÜK KAYNAĞI TÜRKİYE CUMHURİYETİ’DİR”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ciddi yatırımlar olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu yatırımlar ciddi anlamda şu an bile devam etmektedir. Pandemiden sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bir yükselişe geçecektir. Dışardan da yatırım ilgisi olduğunu görüyorum… Türkiye temaslarımdan da onu görüyorum. Netice itibarıyla buradaki turistin de öğrencinin de en büyük kaynağı Türkiye Cumhuriyeti’dir. Farklı ülkelerden de turistimiz, öğrencimiz geliyor ama en büyük pazar, kaynak Türkiye Cumhuriyeti’dir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti ile yapılan yeni temaslarla, hem öğrenci, hem turist akışının artırılması hem de yerli üreticilerin narenciye, hellim gibi ürünlerinin Türkiye pazarına ihracatı noktasında daha kolay ulaşımının sağlanması için de bir takım çalışmaların yürütülmekte olduğunu da belirtti.
“BU HALK EN İYİ ŞEKİLDE MÜCADELESİNİ YAPAR”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “kimsenin büyük bir karamsarlık içine girmemesi gerektiğini” ifade ederek, “Bazı kalem tutanlar öyle bir tablo çiziyorlar ki burası yaşanmaz bir hale geldi. Bunu asla kabul etmem… Bizim ülkemiz, dünyaya baktığımızda, rağbet gören bir yerdir. Bu halk en iyi şekilde mücadelesini yapar. Tabii ki demokratik kurallar içerisinde o çok üzerinde titrediğimiz bir takım ilkelerimiz ve saygı çerçevesinde herkes ne söyleyecekse söyleyecektir. Ancak su akar yolunu bulur… KKTC çok badirelerden geçmiştir. Şu anki sıkıntılara baktığımızda da, hükümet düşmüştür, Başbakan istifa etmiştir. Ama bu süreçte en iyi şekilde yönetilecektir. Aydınlık günler bizimle olacaktır” diye konuştu.