Gayrisafi yurt içi hasılaya göre ABD ve Çin, 2010 yılından beri dünyanın en büyük ekonomisine sahip.
Ancak ilginç bir fark, ABD’nin dünyanın en büyük ithalatçısı, Çin’in ise dünyanın en büyük ihracatçısı olması.
ABD, Çin’in en büyük ticaret ortağı olmayı sürdürmekle birlikte, son tarife görüşmeleri iki ülke arasındaki ithalat ve ihracat dengesizliğini artırdı.
ABD sayım bürosu Census’un uluslararası ticaret verilerine göre son 10 yılda iki ülke arasındaki ticaret açığı 2 kat arttı.
2009’da 227 milyar dolar olan ticaret açığı, 2018’de 420 milyon dolara ulaştı.
ABD’de dış alım – satım faaliyetlerinin dengesizliği, ülkede uluslararası alanda ticaret yapan pek çok şirketin satışlarını azalttı, kar beklentilerinin düşmesine yol açtı.
ABD’li tüketiciler nasıl etkileniyor?
Devam eden ticaret savaşı ile hem ABD hem de Çin, birbirlerinin ürünlerinin ithalatı için tarifeler uyguluyor.
ABD’deki tüketiciler için bu, Çin’de üretilen bazı ürünlerin satışının pahalanması anlamına geliyor.
Tüketicilerin ABD ürünlerine yönlendirilmesi ve iç piyasanın hareketlendirilmesi hedefleniyor.
Bu tarifelerin 2018 sonunda her iki tarafta da yürürlüğe girmesine rağmen, Çin’den yapılan ithalat arttı ve ABD’den yapılan ihracat o yıl azaldı.
Trump yönetiminin hedefinde ne var?
ABD, Çin’i fikri mülkiyet haklarını ihlalle suçluyor. Çin’in ulusal şirketlerini sübvansiyonlarla destekleme politikasını haksız rekabet doğurması nedeniyle değiştirmesini istiyor.
ABD ayrıca 420 milyar dolarlık ticaret açığını kapatmak amacıyla Çin’in daha fazla Amerikan malı almasını istiyor.
İhracat ile ithalat arasındaki farkı ifade eden dış ticaret açığını kapatmak Trump’ın ana politikalarından birini oluşturuyor.
Dünya ekonomisinin Trump ile imtihanı
Trump yönetiminin “Make America Great Again” (ABD’yi yeniden muhteşem yap) mottosuyla başlattığı ticaret krizinden sadece Çin etkilenmedi.
Kanada, ABD’nin yaptırımları karşılığında 12,6 milyar dolarlık ABD ürününe gümrük vergisi koydu.
ABD’nin Avrupa Birliği’ne (AB) 9 Mart’ta ithal çelik ve alüminyuma sırasıyla yüzde 25 ve yüzde 10 gümrük tarifesi uygulamasının ardından AB, Washington’a yüzde 25’lik gümrük vergisi getirdi.
Trump’ın “Avrupa’nın ABD’ye gelen tüm arabalarına yüzde 20 gümrük vergisi getireceğiz. Burada üretsinler” açıklamasıyla ticaret savaşı otomobillere de sıçradı.
Avrupa Birliği, 2,8 milyar dolarlık ABD ürününe yüzde 25 gümrük vergisi getirdi.
Meksika bazı ABD ürünlerine yüzde 25 vergi uyguluyor.
ABD’nin çelik ve alüminyuma gümrük vergisini iki katına çıkarması üzerine Türkiye de Amerikan ürünlerine vergiyi üç katına çıkardı.
ABD, Japonya ile daha iyi bir ticaret anlaşması yapmak için görüşmelere devam ediyor.
Hindistan, kabuklu yemiş ithalat vergisini artırmak istiyor.
Zarar 2 trilyon doları bulabilir
Uluslararası Para Fonu IMF’nin, Dünya Ekonomik Raporu da pek iç açıcı değil. Küresel büyümenin 2020 yılına kadar 0 virgül 5 puan daha düşebileceği açıklandı.
Bu, yaklaşık 90 trilyon dolarlık dünya ekonomisi için, 450 milyar dolarlık kayba işaret ediyor.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings ise daha karamsar. Fitch’e göre, ticaret savaşlarının küresel ekonomiye maliyeti 2 trilyon doları bulabilir.
Ticaret savaşının geleceğinde ne gibi adımlar atılabileceğine dair gelişmeler için gözler, Japonya’da yapılacak G20 zirvesinde.
Kaynak: Howmuch.com, Reuters, BBC, U.S. Census