Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Cumhuriyet Meclisi’nde Kıbrıs gündemiyle yapılan olağanüstü toplantıyı, “Bildik meseleler, bildik düşünceler tekrarlandı” diyerek değerlendirdi.
Cumhuriyet Meclisi’nde yaklaşık 4 saat süren Kıbrıs gündemli olağanüstü toplantı sonrasında basına açıklama yapan Erhürman, toplantı için “çok verimliydi, yararlıydı” diyemeyeceğini söyledi.
Cumhuriyet Meclisi’nde olağanüstü toplantının CTP’nin çağrısı üzerine yapıldığını anımsatan Erhürman, bu çağrıyı Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar’ın önümüzdeki haftalarda Kıbrıs’ı ziyaret etme ihtimali ve milletvekillerinin de görüşlerinin dinlenmesi için yaptıklarını kaydetti.
Erhürman, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Kıbrıs konusunun çözümüne ilişkin görüşlerinin farklı olduğunu ancak Kıbrıs Türk tarafının diyalogdan kaçan taraf konumuna düşürülmemesi, birbiriyle çelişen argümanlar ortaya konulmaması, güven yaratıcı önlemler konusunda yapıcı tavır içinde olunması gerektiğiyle ilgili görüşlerini tekrarladıklarını belirtti.
Maria Angela Holguin Cuellar’ın 3’lü görüşme talebi ve bu talebin reddinden Cumhuriyet Meclisi’nin haberdar olmadığını söyleyen Erhürman, “Umarım Sayın Tatar, bundan sonra Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesi olduğu, diyalogdan kaçmadığı bilinciyle hareket eder de Kıbrıs Türk halkını hak etmediği bir pozisyona düşürmez” dedi.
Kıbrıslı Rum Lider Nikos Hristodulidis’in, Crans Montana’da masayı deviren tarafın önemli bir aktörü olduğunu kaydeden Erhürman, Hristodulidis’in çözüm isteyen, Tatar’ın da müzakereden ve diyalogdan kaçan taraf statüsünü doğru bulmadıklarını söyledi.
Öte yandan olağanüstü oturumun kapalı olmasının hiçbir anlamı olmadığını, oylamada da buna ret oyu verdiklerini belirten Erhürman, “Oturumun kapalı olmasını geçerli kılacak herhangi bir yeni bilgi yoktu” dedi.
Bir soru üzerine, AP seçimlerini değerlendiren Erhürman, şöyle devam etti:
“Güney Kıbrıs’ta gerçekleşen bir seçim. CTP olarak biz baştan itibaren Güney Kıbrıs’ta gerçekleştirilen seçimde seçilecek kişilerin Kıbrıs Türk halkını temsil edecek kişiler olmayacağını açık şekilde ortaya koyduk. Güney Kıbrıs’taki siyasetin evrimine dair birtakım işaretler var ama bu Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nde yaşayan halkın ve siyasi partilerin değerlendireceği bir konudur.”
TAK